Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Çin’de düzenlenen G-20 Zirvesi’nin ardından yurda dönerken uçakta gazetecilerin, FETÖ ile mücadeleyi kripto FETÖ’cülerin yürüttüğü yönündeki sorusunu yanıtlayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mağduriyetlere ilişkin “ At izi it izine karışmış vaziyette” şeklinde uyarısı kamuoyunda büyük yankı bulmuş, FETÖ ile mücadele yöntemine ilişkin çokça soru akıllara takılmıştı. Diğer yandan kriptoFETÖ’cü teröristlerin başta siyasi partiler olmak üzere devlet kurumlarında kendi kadrolarını korumak üzere planlarını yürüttüğü dile getirilirken, mücadelenin sulandırılmasına yönelik adımlar atıldığı iddia edilmişti. Bu doğrultuda Yeni Şafak Gazetesi yazarları Yusuf Kaplan, Müfid Yüksel, Güneş Gazetesi yazarı Kayahan Uygur, FETÖ ile mücadelenin medyadaki en etkili isimlerinden Cem Küçük ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı Ömer Turan ile kamudaki tasfiyeler, işgalci örgütün siyasi yapılanması, bürokraside gizlenmiş teröristler ve mağduriyetlerin yaşanmamasına yönelik alınması gereken tedbirleri konuştuk. Cem Küçük, FETÖ temizliğinde devletin doğru yolda olduğunu ve mağduriyetlerin büyütüldüğü kadar büyük derece de yaşanmadığını kaydederek, “Kendilerini 20-30 yıl boyunca saklayan kripto FETÖ’cüler, masumları ihraç ettirmiş olabilir ama bunların sayıları çok değil. Arada bu tip durumlar yaşansa da, FETÖ ile mücadele eden insanlara biraz toleranslı gitmek lazım. Aradaki mağduriyetlerin FETÖ ile mücadeleyi yürüten kurumlar arasındaki uyumsuzluk nedeniyle yaşandığını kaydeden Küçük, şunları söyledi: “FETÖ ile mücadeledeki en temel sorunların baş da Türkiye’deki kurumların arasında ittifak olmaması geliyor. Bu sorunu aşmak içinde uzmanlardan oluşan FETÖ ile mücadele merkezinin kurulması ve bütün bilgilerin bu kuruma aktarılması lazım. ”Yusuf Kaplan ise FETÖ’nün siyasi partilerdeki kadroları ve yüksek bürokrasideki kriptolarının kurduğu tuzağa dikkat çekti. Kaplan, “FETÖ ile mücadelenin siyasi ayağı henüz ortaya çıkarılmadı. Yüksek bürokraside de koltuk savaşları ile birlikte kripto FETÖ’cülerin Anadolu’nun temiz yüzlü çocuklarını temizlediğine değinin Kaplan, “ Yüksek bürokrasi de FETÖ operasyonu yapılamıyor. AK Parti ile samimi ile ilişkisi olmayanlar, yalaka takımı yüksek bürokraside önüne geleni “FETÖ’cü” diye fişliyor. Erdoğan’ın yüksek bürokrasi de sırtını yaslayabileceği kadrolar, kriptoFETÖ’cüler ve makam severler tarafından çeşitli Bizans oyunları ile temizleniyor. Kaplan, kripto FETÖ’cülerin el altından yaptığı operasyonların önüne geçmek adına Küçük’ün aksine TBMM’yi işaret etti. FETÖ’nün yapısının ve militanlarının açığa çıkması için Meclis’i komisyon kurulması gerektiğini kaydeden Yusuf Kaplan, “Parlamento da bütün partilerin iştirak edecekleri, FETÖ Soruşturmalarını Araştırma ve Yürütme Komisyonu isimli komisyon kurulmalı. Ömer Turan da, FETÖ soruşturmasında yüzlerce kişinin mağdur edilmesinin FETÖ’nün davayı sulandırmak adına izlediği yeni planı olduğunun tespitini yaparak, “Bazı noktalarda FETÖ ile mücadeleyi yürüten kriptoFETÖ’cüler, örgütle alakası olmayan kamu çalışanlarını tasfiye edip operasyona zarar veriyorlar. Birçok mesaj alıyoruz, FETÖ ile bağı olmayan insanların görevden alındığı yönünde” dedi ve şöyle devam etti:“Mücadeleyi suiistimal edip, vatandaşın desteğini azaltmak FETÖ’nün yeni planı. FETÖ devlet kurumlarındaki kriptoları ile tek bir belge, bulguya rastlamadan memurları görevden attırıyor, bu da gündemi takip eden halka olumsuz yansıyor. Kamu, medya ve siyasette deve dişi gibi FETÖ’cü olduğunu bildiğimiz isimler var. FETÖ’nün üst rütbelerdeki kriptolarının tespit edilmesi ve isim fark etmeksizin cezalandırılması gerek. ”Turan, ayrıca 40 yıl boyunca devletin her kademesinde sızan FETÖ’cülerin AK Parti ve diğer partileri es geçmesinin ve yapılanma kurmamasının mümkün olmadığının altını çizerek, “Cumhurbaşkanımızın Beştepe Külliyesi’ni kastederek “Bizim içimize bile sızmışlar” açıklaması var. Kesinlikle bakan, milletvekili ve büyükşehir belediye başkanı seviyesinde FETÖ’cüler var, bunu inkar edemeyiz. Her yere doluşan FETÖ’cüler AK Parti’ye mi sızmadı? Teknik olarak mümkün değil bu” mesajını verdi. FETÖ ile mücadelede doğru yöntemlerin kullanılmadığını vurgulayan Müfid Yüksel, soruşturmaların dikkatli yürütülmesi gerektiğini söyleyerek, “ÖYP meselesinde, hatta bazı tutuklananlar var yani hiçbir teyit bile geçmemiş, daha önce hiçbir ilgisi olmamış, eski Kilis Eski Milli Eğitim Müdürü tutuklanmış. Yüksel, ayrıca operasyonlardaki suistimallerin sadece kripto FETÖ’cüler tarafından değil ulusalcılar tarafından da yapıldığını öne sürerek, yeni bir tartışma konusu açtı. Ulusalcıların diğer dini gruplarla FETÖ’yü aynı torbaya sokmak istediğini dile getiren Yüksel, “Bir de ulusalcıları var. Dolayısıyla öteki çevreler bunda ön alıyor ve ön alanlar çevrelerde bu FETÖ damgası yapıştırarak hiç alakası olmayana özellikle bunları tavsiye ediyor. Yüksel, kripto FETÖ’cü ve ulusalcıların durdurulması için hükümetin acilen tedbir alması gerektiğini kaydederek şöyle sonlandırdı: “Bu konuda komisyonlar kurulur, bu komisyonlar oturur en ince ayrıntısıyla incelemeler yapar. ”Kayahan Uygar’da, soruşturmalar kapsamında görevden alınan yada tutuklananlar arasında mağdurların çok ufak bir parçayı oluşturduğu saptamasında bulunarak, “FETÖ ile mücadele süreci iyi yönetiliyor. Tasfiye edilenlerin çoğunluğu, By-Lock isimli gizli programları kullandığı, FETÖ elebaşı Gülen tarafından gönderilen 1 doları taşıdığı için görevden alındı. Devlet, FETÖ ile mücadele açısından belirlediği kriterlere uygun şekilde operasyonlarını yürütüyor” mesajını verdi