Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AB'nin Türkiye İlerleme Raporu'nda Fetullahçı Terör Örgütü'nden (FETÖ) bir terör örgütü olarak değil de "Gülen Hareketi'"olarak bahsedilmesini, esef ve şaşkınlıkla karşıladıklarını bildirdi. Bozdağ, AB Komisyonunca hazırlanan rapora ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye aleyhine propaganda yürüten terör örgütleri PKK ve FETÖ'nün temelsiz iddiaları başta olmak üzere Türkiye karşıtlarının ülke aleyhindeki görüşleriyle soyut ve afaki pek çok iddiaya bu yılki raporda yer verildiğini belirtti. Bozdağ, "246 şehidin yaşam hakkı ve şehit yakınlarının mağduriyetleri ile 2 bin 194 gazinin ve ailelerinin mağduriyetlerinden söz etmeyen, bunların haklarından ve hukuklarından bahsetmeyen raporda, demokrasi, insan hakları, hukuk devleti, milli irade ve AB değerlerini yok etmeye teşebbüs eden Fetullahçı Terör Örgütü üyelerine ilişkin endişe ve kaygıları dile getirmeleri AB değerlerini savunanlar bakımından utanç vericidir. Raporda, Fetullahçı Terör Örgütü'nü bir terör örgütü olarak nitelendirmek yerine, 'Gülen Hareketi' olarak bahsedilmesini, esefle ve şaşkınlıkla karşılıyoruz. "FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Türkiye'de yaşananların başka bir AB ülkesinde yaşandığında bu eylemleri yapan ve yaptıran terör örgütüne, Türkiye'nin sahip çıkması ya da ilerleme raporunda olduğu gibi terör örgütü demekten kaçınması halinde "AB üyesi ülkeler ne hissederdi?" sorusuna yer veren Bozdağ, raporda eli kanlı terör örgütünden "Gülen Hareketi" şeklinde bahsedilmesinin örgütün gerçekte terör örgütü olma vasfını ortadan kaldırmayacağını vurguladı. Raporda, FETÖ mensubu hakim ve savcıların, meslekten atılmaları, haklarında soruşturma ve kovuşturma yürütülmesinin eleştirildiğini bildiren Bozdağ, Türkiye'nin demokratik bir hukuk devleti olduğunu, yargı yetkisinin Türk milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanıldığını belirtti. "Bozdağ, FETÖ'nün Türk milletinin yargıya güvenini ve adalete inancını zayıflattığına, hukuk devletini tahrip ettiğine, bazı hakim ve savcıların yargı görevini bağımsız ve tarafsız şekilde yapma vasfını kaybetmelerine neden olduğuna işaret eden Bozdağ, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK) yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını korumanın en önemli güvencesi olduğunu ifade etti. HSYK'nın yaptığı, AB'nin temel değerleri arasında bulunan yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığını, hukuk devletini korumaktır ve ayrıca Fetullahçı Terör Örgütü'nün Türk yargısını rehin almasını önlemektir, yargının milletin yargısı olma vasfını korumaktır