159,909 Yayın 10,926 Hoşgörüsüzlük 3,088 Hak ve itibara saldırı 159,821 Düşmanlığa tahrik 685 İnsanlığa karşı suça tahrik 149,766 Haber 10,126 Köşe Yazısı 916,955 Kelimeyle Suç

Yazı/Haber Kaynağı > OdaTV

8,606 kayıt bulundu 360 - 380 gösteriliyor
14-10-2020
Odatv
Odatv  
 
O intihar dosyası yeniden açılacak mı... Konu FETÖ'nün Solcuları
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Şu günlerde Ergenekon sürecinde uzun süre hapis yatırılan, Odatv’deki yazı ve kitaplarından tanıdığım değerli gazeteci Hikmet Çiçek’in Kırmızı Kedi yayınlarından yeni çıkan “FETÖ’nün Solcuları” adlı kitabını okuyorum. Sayfalarda “Sosyalist Kılıflı FETÖ Tetikçisi: Gökçe Fırat Çulhaoğlu” başlığı altında yazılanlar beni Ergenekon sürecindeki günlerime götürdü: “YÜREĞİM YANARAK İZLEDİĞİM GÜNLERDEN” Türkiye’nin milli ordusunu ve ulusalcı güçlerini etkisiz kılma amacıyla, Ordumuzda ve kamuoyunda SSCB’nin yıkılmasından sonra gelişip güçlenen Kemalizm’i bitirmek, bu çerçevede oluşan anti emperyalist direnci kırmak için, ABD emperyalizminin BOP kapsamında AKP-FETÖ ortaklığı iktidarı aracılığıyla uygulamaya koyulan ve Ergenekon Davası ile başlatılan süreci, yüreğim yanarak izlediğim günlerden biriydi (yıl 2009 olabilir, çünkü o yıl Odatv’ye de iki genç aynı amaçla gitmiş). Bu arada çok sevdiğim bir fakülte sınıf arkadaşımın yakını, askerlikten ayrılma, yurt severliğinden kuşku duymadığım genç bir dostumun, bir sohbette, Gökçe Fırat ve Türk Solu dergisi ile yakınlığını, bu grup içinde yer aldığını öğrenince, bu derginin solculuğunun ve Atatürkçülüğünün sahteliğini, bu olayda yabancı istihbarat örgütlerinin parmağının olduğu konusundaki kesin kanaatimi bildirip onu uyardığımı anımsıyorum Hikmet Çiçek’in FETÖ’nün Solcuları kitabını okuyunca bu değerlendirmemin çok haklı ve isabetli olduğunu gördüm. 15 Temmuz 2016 ABD güdümlü hain FETÖ darbesinden sonra Gökçe Fırat grubunun FETÖ bağlantıları ayrıntıları ile saptanıp haklarında soruşturma açıldı ve Gökçe Fırat Çulhaoğlu arkadaşlarıyla birlikte tutuklandı. Başsavcısı İrfan Fidan tarafından düzenlenen iddianamede Gökçe Fırat “Sosyalist/solcu görünümlü FETÖ/PYD tetikçisi” olarak tanımlandı. ABD emperyalizminin, FETÖ’yü kullanarak, ülkemizde kardeş kavgası, iç savaş ortamı oluşturmak amaçlı sol görünümlü bu ihanetini, anlayabilmek için Hikmet Çiçek’in kitabı çok yararlı bir kaynak… FETÖ denen ihanet oluşumunun kurumlarının, Toktamış Ateş’ten Gülay Göktürk’e, Şahin Alpay’dan Ruşen Çakır’a, Cengiz Çandar’dan Kemal Derviş’e, Ufuk Uras’tan Erdoğan Toprak’a, Oral Çalışlar’dan, Baskın Oran’a, Roni Margulies’ten Murat Belge’ye, Cüneyt Özdemir’den Gökçe Fırat Çulhaoğlu’na kadar uzanan yüzlerce ünlü solcu ve Atatürkçü’yü nasıl kendisine bağlayıp kullandığını bu kitaptan okuyup öğrenebilirsiniz. Ömrünün 20 yıla yakın süresini cezaevlerinde geçiren yurtsever gazeteci Hikmet Çiçek’in FETÖ’nün Solcuları kitabı, emperyalizmin kanlı boyunduruğundan kurtulmak için tüm “mazlum milletler” için günümüzde de geçerli kurtuluş reçetesi Atatürk İlkeleri’nden, Kemalizm’den, Altıok’tan, Mustafa Kemal Atatürk’ün partisinde bile, neden bu kadar uzaklara düşüldüğü konusunda sizleri bilgi ve fikir sahibi yapabilir
14-10-2020
Odatv
Odatv  
 
AKP'li siyasetçiden devrimci paylaşım
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
  “SİZDEN ENDİŞE DEĞİL NEFRET EDİYOR” Külünk, dikkat çeken paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “ABD Dışişleri Bakanı: Türkiye'nin Azerbaycan'a verdiği destek konusunda endişeliyiz! PKK’ya FETÖ’ye verdiğiniz silah ve siyasi desteğinizden dolayı İslam Dünyasında sokaklar sizden endişe değil nefret ediyor
14-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Darbe üssü Akıncı’da “şok” parmak izleri
Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
10 yıl önce Balyoz kumpasında tutuklandı, hapis yattı, sonrasında emekli oldu. 2011’de Harp Akademileri Komutanı iken birkaç ay sonra Hava Kuvvetleri Komutanı olmasına kesin gözüyle bakılırken, o da Balyoz kumpasında tutuklandı, 3 yıl hapis yattı. Sadece “FETÖ” dönemi değil, bugün de bol miktarda görülen bir başka “sehven” vakası mı? Davaları sulandırıp, içinden çıkılamaz hale getirme faaliyetlerinden biri mi? Yoksa, halen “Bal gibi de Balyoz darbe planı vardı. ” diyenlerin ileriye yönelik bir hazırlığı mı? Son ihtimalle ilgili olarak; Balyoz kumpası davası beraatle sonuçlandığı halde 7 isim için yapılan itirazın 5 yıldır Yargıtay’da beklediğini, yani dosyanın açık tutulduğunu hatırlatsam, Ayrıca geçmişte kumpas davaları canla başla savunan kimilerinin, şimdilerde o dönemde yargılananlar ile 15 Temmuz sanıkları arasındaki ilişkiyi araştırdığı yönünde iddialar olduğunu eklesem?!
13-10-2020
Odatv
Odatv  
 
O dizilerin asıl amacı şimdi sorgulanacak
Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Türkiye’nin bir dönemine yargı ve emniyette örgütlü olan FETÖ’nün kumpasları damga vurdu. FETÖ’nün yayın organlarında atılan işaret fişeğinin ardından emniyet ve yargıdaki örgüt mensupları harekete geçip, hazırlanan dosyalarla davalar açılırdı. FETÖ’nün İslami yapılardan biri olan Tahşiyeciler grubuna operasyonu da çok konuşuldu. 17 Aralık’tan sonra Tahşiyeciler grubuna açılan dava kapatıldı, operasyonu yapan FETÖ mensupları yargılandı ve çeşitli hapis cezaları verildi. YENİ İDDİANAME: SAMANYOLU’DAKİ DİZİLER Kumpaslar döneminin unutulmayan, bir unsuru da FETÖ’nün yayın organı olan Samanyolu’nda yayımlanan dizilerdi. Aralarında FETÖ lideri Fethullah Gülen, Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, kapatılan Zaman gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ve gazeteci, polis, yazarların da olduğu 45 kişi hakkında dava açıldı. İddianamede Samanyolu’ndaki dizilerin operasyonda kullanılmasına ilişkin ise şu ifadelere yer verildi: “Sanık Fetullah Gülen'in vücuda getirdiği örgütsel yapılanma içerisinde önemli bir konumu bulunan Samanyolu Televizyonunda çeşitli tarihlerde gösterilen Tek Türkiye, Şefkat Tepe Kollama ve Şubat Soğuğu adlı dizi filmlerin bu şekilde algı yaratma, kamuoyu oluşturmada bir yöntem olarak kullanıldığı, bu diziler içinde gösterilen ve dizi konusu ve formatından tamamen farklı olan "Karanlık Karar Kurulu" bölümlerinde yaşanan diyalogların; FETÖ PDY terör örgütünün yargı ve emniyet uzantıları tarafından gerçekleştirilen adli operasyon ve soruşturma süreçlerinden ve yürütülen bazı soruşturmalardan önce Gülen'e bağlı basın - yayın organlarından, Hidayet KARACA’nın yayın grubu başkanı olduğu Samanyolu Medya Grubu içerisinde faaliyet gösteren STV isimli kanalda gösterildiği, kamuoyunu şekillendirme, yönlendirme, genel kanı ve algı yaratma görevini yerine getirdiği, bu şekilde ileriki dönemde yapılması planlanan soruşturma ve operasyonlara zemin hazırlamak için toplumsal algı ve genel kanı oluşturma amacı güttükleri…” OPERASYON GÜLEN’İN KONUŞMASIYLA BAŞLIYOR İddianamede, dizilerle ilgili ayrıca şunlar kaydedildi: “Özellikle TV dizilerinde yer alan ve dizi formatından tamamen farklı şekilde izleyiciye sunulan ve yayınlandığı dönemde Türkiye'nin politik gündemindeki konuların değerlendirilerek, siyasi ve terör olaylarının analizlerinin yapıldığı, ülke gündeminde yer alan iç ve dış siyasi olayların arka planında gizli karanlık bir gücün olduğu, bu gücün siyasi ve medya dünyasından bazı şahısları kullanarak ülke üzerinde hakimiyet kurduğu izlenimi verilen "Karanlık Karar Kurulu" adlı konsept içerisinde geçen ikili - çoklu diyalogların bu işlevleri yerine getirmede bir enstrüman ve araç olarak kullanıldığı, şüphelileri hemen hemen aynı kişiler olan söz konusu soruşturma süreçlerinin ilk önce internet sitesinden Gülen'in konuşmaları ile verilen talimat ile başladığı veya yönlendirildiği, bu konuşmaların devamında Gülen'e bağlı basın - yayın organlarında (gazete ve televizyonlar) konunun işlendiği, bu sayede de ilerleyen dönemlerde yapılacak olan veya yapılması muhtemel soruşturma ve operasyonlar için kamuoyunda oluşacak tepki ve duyguları yönetme görevinin yerine getirildiği, Samanyolu televizyonunda yayınlanan Şefkat Tepe ve Tek Türkiye dizileri belirli bir tarihe kadar haftanın bir günü düzenli olarak yayınlandığı, ancak daha sonra formatında değişiklik yapılarak Karanlık Kurul ve Karar Kurulu sahnelerinin eklendiği…” 20 GÜN SONRA SORUŞTURMA BAŞLADI İddianamede, Tahşiyeciler grubuna yönelik operasyon süreciyle ilgili dizilerin rolü şöyle anlatıldı: “Şüpheli Fethullah gülenin 06. bölümünün karanlık karar kurulunda oyuncular arasında geçen diyaloglarda adı ilk defa duyulacak olan dini motifli Tahşiye isimli yeni bir projenin ortaya çıkacağının belirtildiği, yaklaşık 20 gün sonra istihbarat şube müdürlüğünün bilgi yazısı üzerine terörle mücadele şube müdürlüğünce guruba ilişkin soruşturmanın başladığı…” SENARYOLAR GÜLEN’E ANLATILDI STV'de yayımlanan Şevkat Tepe, Şubat Soğuğu ve Tek Türkiye dizilerinde MİT TIR'larının durdurulması ve Ergenekon kumpas sürecinin de işlendiği belirtildi
13-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Hepimizi mahkeme kapılarında toplatıyor
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Soykırıma/İnsanlığa karşı suça tahrik
Kahpe gün geldi ve 15 Temmuz hain darbe girişimi oldu. 15 Temmuz sonrası devlet hücrelerinden FETÖ'cüleri temizleme mücadelesi hızlanınca gizli bir tanığın ‘Tenis ve yüzme arkadaşımdı. ) AKP'ye düşmanlığından, HDP'ye oy verdiğini ima ettiğinden, Fetullahçılarla ilgili kötü düşüncelerimi ifade ettiğimde onları hararetle savunmasından cemaatçi olduğunu biliyorum’ ifadesiyle Mehmet Alkan, Türk ordusundan FETÖ'cü suçlamasıyla atıldı. Kendisi de bu durumu ‘Hayatımın hiçbir döneminde FETÖ ile irtibatım olmamıştır, selam dahi vermedim ama yıllardır bu örgütle beraber olanlar tarafından 'FETÖ'cü' diye atıldım’ diye izah etmişti. Ama Mehmet Alkan, KHK ile Türk ordusundan ihraç edilince, kendisini yine değişik kurumlardan KHK ile atılan FETÖ'cü ve PKK'lıları savunmaya adadı. Sosyal medya sayfalarına girin bakın ‘bu FETÖ'cü, bu PKK'lı’ demeden herkesi savunuyor. ” NE OLMUŞTU PKK'lı teröristler tarafından Şırnak'ta şehit edilen kardeşinin cenaze töreninde "Açılım sürecine" karşı açıklamalar yaptıktan sonra Jandarma Genel Komutanlığınca hakkında soruşturma açılan 15 Temmuz'dan sonra da "FETÖ/PDY iltisakı" gerekçesiyle KHK ile TSK'dan ihraç edilen eski yarbay Mehmet Alkan "FETÖ/PDY üyeliğinden" yargılandığı davada beraat etmişti
13-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Kumpas davalarında öyle bir noktaya gelindi ki...
Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Hak ve itibara saldırı (küfür, hakaret, aşağılama)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ kumpaslarından olan Balyoz, Ergenekon, Poyrazköy ve Askeri Casusluk davalarında 607 kişi yargılandı. KAYSERİ’DEKİ SORUŞTURMA İLK ADIMDI FETÖ’nün kumpaslarından birine maruz kalan ve yıllarını hapislerde geçiren isimlerden birisi de Ahmet Zeki Üçok’tu. Bundan yaklaşık 11 yıl önce, Hava Kuvvetleri Başsavcısı Ahmet Zeki Üçok, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un, “Kayseri soruşturmasını sonuçlandırabilseydik bugün başımıza gelen Balyoz, Askeri Casusluk benzeri davaları önleyebilirdik” dediği Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içerisindeki FETÖ yapılanmasına ilişkin ilk soruşturmayı başlattı. Aslında ilk ve son soruşturma desek daha doğru olacak, çünkü Üçok’un bu soruşturmada yaşadıklarından sonra görevsizlik kararı verilip, dosya firari FETÖ’cü eski savcı Zekeriya Öz’e gönderildi. Üçok, TSK içerisindeki FETÖ yapılanmasına ilişkin olarak ilk defa somut hukuki deliller ortaya koymuştu. Işık evlerinde yetiştirilip TSK içerisine yerleştirilen FETÖ üyesi üç astsubayı tespit etmiş ve dört farklı avukat huzurunda verdikleri ifadeler ile FETÖ’nün TSK içerisinde yürüttüğü faaliyetleri, belgeleri ile ortaya çıkarmıştı. Hava Ulaştırma Üs Komutanlığında görevli Işık evlerinde yetiştirilip TSK içerisine sokulan üç astsubayın, FETÖ üyesi ağabeylerinin talimatıyla astsubay olduklarını tespit etmişti. Soruşturmada, astsubayların Kayseri’ye geldikten sonra yine mahrem ağabeylerinin buldukları evde oturmaya başladıklarını, üç farklı mahrem imam ağabeyin üçer aylık periyotlarla evlerine gelerek, akşamları Fetullah Gülen’in kitaplarını okuyup kendilerini eğittikleri ortaya çıkmıştı. ÖRGÜTÜN TSK İÇİNDEKİ YAPILANMASI GÖZLER ÖNÜNE SERİLMEYE BAŞLANDI Soruşturmada ortaya çıkan bilgiler, FETÖ’nün TSK içinde nasıl köklendiğini gözler önüne seriyordu. Üçok’un soruşturması kapsamında; FETÖ’nün “mahrem imam ağabeylerinin” talimatlarıyla TSK personelini, “Alevi-Sünni, namaz kılan, oruç tutan, Atatürkçü, milliyetçi, muhafazakar, kadın düşkünü” gibi ifadelerle fişledikleri, gizlilik dereceli askeri emirleri çaldıkları, “mahrem imam ağabeylerinin” hazırladıkları sahte emirleri amirlerinin şifrelerini kullanarak TSK resmi yazışma sistemine soktuklarını ve TSK’ni Ergenekon gibi sözde terör örgütleri ile ilişkilendirmeye çalıştıklarını, mahrem ağabeyleri ile ilişkileri anlaşılmasın diye evlerinin yakınında bulunan büfedeki ankesörlü telefon ile iletişim kurduklarını belgeleri ile tespit edildi. SORUŞTURMANIN KAPATILMASI İÇİN ADİL ÖKSÜZ GÖREVLENDİRİLDİ 2000’li yılların başında anlatılan, halka pazarlanmaya çalışılan “Gülen Cemaati” ile Ahmet Zeki Üçok’un Kayseri’de tespit ettiği FETÖ’nün gerçek yüzleri örtüşmüyordu. Üçok’un yürüttüğü soruşturma kapsamında Kayseri’de yakalanan FETÖ üyesi üç astsubayın, aralarında Ankara Adli Tıp, GATA, Kayseri Erciyes Üniversitesi gibi farklı kurumlarda görevli 17 farklı doktor tarafından hazırlanan darp, cebir, psikolojik baskı olmadığına dair 34 resmi doktor raporu olmasına rağmen başka bir kampanya başlatıldı. FETÖ, üç astsubayın ifadesini yok saydırmak için, ifadelerin Dünya hukuk ve tıp tarihinde hiç duyulmamış bir şekilde “Hipnozla İşkence” edilerek alındığı ileri sürdü ve tüm FETÖ medyasında aylarca linç kampanyası yürütüldü. ÜÇOK TUTUKLANDI Ahmet Zeki Üçok hakkında, üç astsubaya “Hipnozla İşkence” yaptığı iddiası ile Kayseri Emniyet Müdürlüğündeki FETÖ üyesi polisler tarafından soruşturma başlatıldı. Kayseri’deki FETÖ üyesi savcılar tarafından dava açıldı. Kayseri’deki FETÖ üyesi hakimler tarafından görülen dava sırasında İstanbul Adli Tıp’a gönderilen üç astsubay hakkında, FETÖ üyesi adli tıp uzmanları tarafından “Hipnozla İşkence yapıldığına dair herhangi bir emare bulunamamıştır. FETÖ üyesi hakimler tarafından Üçok’a, üç astsubaya “Hipnozla İşkence” yapmak suçundan, 7 yıl 6 ay hapis cezası verildi ve üstüne o sırada Hasdal Askeri Cezaevinde tutuklu olmasına rağmen kaçma tehlikesi var diye tekrar tutuklama kararı verildi. Ceza Dairesinin FETÖ üyesi hakimleri tarafından onandı. Üçok, FETÖ kumpasıyla mahkum edildiği, üç astsubaya “Hipnozla İşkence” yapmak suçundan 01 Haziran 2011 – 21 Eylül 2014 tarihleri arasında tutuklu ve hükümlü olarak tam 1205 (bin iki yüz beş) gün kumpas sonucu hapis yattı. Ancak FETÖ’yle mücadele edilen bugünlerde, yaşananlar da ayrı trajedi… Şimdi de bugünler de yaşananlar anlatalım… TAZMİNAT KARARI VERİLDİ Ahmet Zeki Üçok, haksız ve hukuksuz olarak tutuklu ve hükümlü kaldığı 1205 gün için tazminat davası açtı. HAZİNE AVUKATINDAN DİLEKÇE: HUKUKA AYKIRI BİR TUTUKLAMA İŞLEMİ YOKTUR Gerekçe olarak da, 15 Temmuz sonrası tamamı FETÖ üyeliğinden tutuklanmış, haklarında dava açılmış, hüküm giymiş FETÖ üyesi soruşturma yürüten polisleri, iddianameyi düzenleyen, duruşmaya katılan savcıları, bilim dışı rapor düzenleyen Adli Tıp uzmanlarını, hukuk dışı karar veren Ağır Ceza hakimleri ile kararı onayan Yargıtay üyelerini aklayan, şu ifadelere istinaf dilekçesinde yer verdi: “… ortada haksız, hukuka aykırı bir tutuklama işlemi yoktur. Sanki FETÖ, TSK içinde kadrolaşma yapmak için kumpas kurmamış, bu sürecin sonu 15 Temmuz’a çıkmamış gibi, bir ülke tablosu çiziliyor. " Odatv’ye konuşan Ahmet Zeki Üçok, dilekçeye tepkisini şöyle dile getirdi: “Yazıklar olsun FETÖ ile mücadelede geldiğimiz nokta bu mudur? Hazine’den yani FETÖ’nün devirmeye çalıştığı Türkiye Cumhuriyeti Devleti hükümetinden maaş alan bir avukatın bu cümleleri yazmasının nasıl bir izahı olabilir? Karısı, çocukları, kendisi FETÖ üyesi hainler tarafından helikopterden otomatik silahlar ile taranan, öldürülmeye çalışılan Hazinemizin başında bulunan Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Berat Albayrak, FETÖ üyesi hainleri aklamaya çalışan bu avukatın yazdıklarına ne diyorsunuz? Biz Devlet olarak bizi savunması için Elif Kurt Çakır gibilerine kalacak kadar mı acz içerisindeyiz. Sayın Bakan, lütfen talimat verin FETÖ’nü aklayan, yaptıkları hukuksuzlukları yok sayan, pervasızca meydan okuyan ve sizin Bakanlığınız adına hazırlanıp sunulan istinaf dilekçesini geri çektirin. Ama ne olur FETÖ’yü aklamaya çalışanlara ne Bakanlığınız ne de Devletimizin diğer kurumları içerisinde izin vermeyiniz
13-10-2020
Odatv
Odatv  
 
AYM’den olay yaratacak tweet
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Cemil Ertem'in de yaptığı paylaşımda, "Bir FETÖ’cü kendini deşifre etti!" diye yazması dikkat çekti
13-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Fuat Avni davasında karar
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
BirGün yazarı Barış İnce, BirGün’e FETÖ’nün önemli sosyal medya hesaplarından “Fuat Avni” haberlerini girdiği için açılan davada beraat ettiklerini açıkladı. “FETÖ’ye üye olmamakla birlikte yardım etmek” suçlamasıyla açılan davada delil olarak yalnızca 2014-2015 yıllarında birgun
13-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Kritik isim tekrar gözaltında
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
İstanbul merkezli 15 ilde gerçekleştirilen Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik operasyonda 32 şüpheli yakalandı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi ekiplerinin yürüttüğü çalışmalar sonucu ankesörlü ve sabit hatlardan örgütün mahrem imamlarıyla irtibat kurdukları, Deniz Harp Okulu ve Deniz Astsubay Meslek Yüksekokuluna öğrenci alımı için yapılan mülakat sınavlarında aday numaraları kodlanarak örgüt tarafından TSK'ya yerleştirildikleri belirlenen, örgütsel faaliyetler yürüttüklerine dair tanık beyanları bulunan, aralarında kapatılan askeri okulların öğrencileri, meslekten ihraç edilmiş ve görevdeki subay ve astsubaylar ile emekli albayların da bulunduğu 57 şüphelinin yakalanması için operasyon yapıldı. EMİR SUBAYI YENİDEN GÖZALTINDA Fethullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) üye olmak suçundan gözaltına alınan ve daha sonra ev hapsi kararıyla tahliye edilen Ege Ordusu Komutanı Emir Subayı Fevzi Öztürk tekrardan gözaltına alındı. Ege Ordusu Komutanı Emir Subayı Fevzi Öztürk, FETÖ'ye üye olmak suçundan gözaltına alınırken,  daha sonra ev hapsi ile tahliye edilmişti. 25 ŞÜPHELİDEN 15'İ YAKALANARAK GÖZALTINA ALINDI Ankara'da, terör örgütü FETÖ/PDY'nin Hava Kuvvetleri içerisindeki mahrem yapılanmasına yönelik soruşturmada haklarında gözaltı kararı verilen 21'i mahrem imam toplam 25 şüpheliden 15'i yakalanarak gözaltına alındı
13-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Arınç-Gökçek kavgasını yeniden başlatacak görüntü
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Bülent Arınç, Melih Gökçek'in Ankara'yı FETÖ'ye "parsel parsel sattığını" ifade etmiş ve ikili arasında çok sert tartışmalar yaşanmıştı.  CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ise AKP’li Muş’a “FETÖ’ye parsel parsel arsa satan, milletin malını yandaşına peşkeş çeken belediye başkanlarına alışık olan Sayın Muş’un bu siyasi ruh halini anlayışla karşılıyoruz
13-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Sözcü için skandal karar
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Sözcü Gazetesi yazarları Emin Çölaşan ve Necati Doğru, Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz'ın da aralarında bulunduğu sanıkların, “FETÖ'ye yardım” iddiasıyla aldığı ceza onandı. Necati Doğru hakkında verilen 3 yıl 6 ay 15 gün hapis cezasının gerekçesinde, "15 Temmuz hain darbe girişiminden hemen sonra 17 Temmuz 2016'da toplumda tanınmış gazeteci olan sanığın yazmış olduğu 'Naylon Darbe' başlıklı yazıyla örgüt tarafından darbe girişiminden hemen sonra oluşturulan kontrollü darbe, tiyatro darbe gibi algılara hizmet eder şekilde örgüt lehine sağladığı algının boyutu, sanığın kastının yoğunluğu, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığının dikkate alındığı" denilmişti. 3 yıl 4 ay hapis cezası verilen Mustafa Çetin için "15 Temmuz hain darbe girişiminden hemen sonra  ve 17/25 Aralık 2013 tarihinden hemen sonra gazetenin internet haber sitesinin örgüte ait Zaman Gazetesi ve örgüte yakın diğer haber siteleriyle benzer şekilde haberler yapması, böylelikle Sözcü Gazetesi'ne ait internet sitesinin toplumda örgüt lehine algı oluşturma çabasına girişilmiş olması, internet haber sitesinin genel yayın yönetmeni olması nedeniyle yapılan haberlerden sorumluluğu" belirtilmişti.   3 yıl 4 ay hapis cezası verilen Metin Yılmaz için "sanığın genel yayın yönetmeni olduğu Sözcü Gazetesi'nin 15 Temmuz hain darbe girişiminden hemen sonra ve 17/25 Aralık 2013 tarihinden hemen sonra gazetenin örgüt lehine yapmış olduğu haberler, bu haberlerin, Zaman Gazetesi ile benzer şekilde haberler yapması ve Sözcü Gazetesi'nin toplumda örgüt lehine algı oluşturma çabasına girişilmiş olması, genel yayın yönetmeni olması nedeniyle yapılan haberlerden sorumluluğu" dikkate alındığı söylenmişti
13-10-2020
Odatv
Odatv  
 
O karar Soylu’ya soruldu
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
   Yaptıkları haberler nedeniyle başta FETÖ/PDY, IŞID ve El Kaide olmak üzere terör örgütlerinin hedefinde bulunan Gazeteci Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan ile ilgili ölüm tehditlerinin ortadan kalktığına dair Bakanlığınızın tespitleri var mıdır? Varsa hangi gerekçelere dayanmaktadır? 3
12-10-2020
Odatv
Odatv  
 
FETÖ oralardan hala temizlenemedi
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Hürriyet yazarı Nedim Şener, “Türkiye’nin Orta Asya’da FETÖ ile mücadelesi” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Nedim Şener bugünkü yazısında, FETÖ’nün Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinde hala faaliyetlerine devam ettiğini anlattı. FETÖ’nün 30 yılda Orta Asyada yüzlerce şirket ve sivil toplum kuruluşuna sahip olduğunu söyleyen Şener, FETÖ’nün faaliyetlerinin kesin olarak sonlandırıldığı tek ülkenin Özbekistan olduğunu yazdı. Nedim Şener’in yazısı şöyle: “Orta Asya Türk Cumhuriyetleri’nde 30 yılda yüzlerce şirkete, sivil toplum kuruluşuna ve yüz binlerce üyeye ulaşan FETÖ okullarında CIA elemanlarının öğretmen olarak görev yaptığı tespit edildi. Özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Türkiye, bu ülkelerdeki FETÖ şirketlerinin kapatılmasını, üyelerinin teslim edilmesini, okullarının da devredilmesini istedi. FETÖ’nün faaliyetlerinin kesin olarak sonlandırıldığı tek ülke Özbekistan oldu. Kırgızistan yönetimi FETÖ üyelerine, şirketlerine ciddi anlamda sahip çıkıyor. FETÖ Orta Asya’da dolaylı, yani kendi bağlantısını gizleyerek o ülkenin vatandaşları adına açtığı şirket, dernek, vakıf ve eğitim kurumları üzerinden devam ediyor. FETÖ halen Azerbaycan’da 26 ticari kuruluşu, 7 dernek, vakıf ve STK’ya sahip. FETÖ’nün Türk Cumhuriyetleri’ndeki eğitim kurumları ve Türkiye’nin mücadelesi ülkeler bazında şöyle: AZERBAYCAN Azerbaycan’da 1992 yılında Çağ Öğretim İşletmeleri’ne bağlı olarak eğitim faaliyetlerine başlayan FETÖ’ye ait 13 okul, 2013 yılında, ülkenin petrol şirketi SOCAR’ın bünyesine geçti ve adını Uluslararası Eğitim Merkezi olarak değiştirdi. Bununla birlikte Kafkas Üniversitesi adıyla faaliyet gösteren FETÖ iltisaklı yüksek eğitim kurumu kadrosundaki değişiklikler ve yeni adıyla, Bakü Mühendislik Üniversitesi olarak eğitim hayatına devam ediyor. Öte yandan FETÖ’nün yeni okulu olarak bilinen Hedef Lisesi, eğitim bakanlığından lisans aldı ve Azerbaycan genelinde yeni şubelerle faaliyete başlamaya hazırlanıyor. Ayrıca Azerbaycan genelinde FETÖ’ye ait dershaneler aktif olarak çalışmalarına devam ediyor. KIRGIZİSTAN Kırgızistan, FETÖ’nün devlet tarafından açıkça korunduğu tek ülke. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ismini Sapat International Educational Institution olarak değiştiren FETÖ vakfına ait 10 ilkokul, 16 lise, 1 uluslararası okul ve bir üniversite bulunuyor. KAZAKİSTAN 1992 yılından beri Kazakistan’da faaliyet gösteren FETÖ, eğitim kurumlarını Kazak Türk Eğitim Vakfı (KATEV) çatısı altında açtı. Okulların malvarlığı mevcut durum itibariyle hükümet tarafından kurulmuş olan Bilim ve İnovasyon Vakfı’na devredildi. Okulların idari kadroları Kazaklardan oluşuyor. Ancak bu da bir perdeleme çünkü FETÖ’nün kadrolarının okulların yönetiminde ve eğitiminde aktif olduğu biliniyor. Öte yandan FETÖ’ye ait dört etüt merkezi faaliyetlerine devam ediyor. ÖZBEKİSTAN Özbekistan’daki faaliyetlerine 1992 yılında başlayan FETÖ’nün SİLMAŞ adı altında 16 okulu, dil ve bilgisayar eğitimi merkezi, Zaman Özbekistan adlı gazetesi bulunuyordu. FETÖ’nün 1999’daki darbe girişimi sırasında Devlet Başkanı İslam Kerimov’a suikast girişimi içinde bulunması nedeniyle hükümet, 2000 yılında FETÖ’nün tüm okullarını ve Zaman Özbekistan gazetesini kapatma kararı alarak tüm çalışanları sınır dışı etti. 2010 yılında da 57 işadamı FETÖ iltisaklı olması sebebiyle tutuklandı. FETÖ ülkede okul açma çalışmalarına devam ediyor ama hükümetin bu konudaki sıkı denetimi etkili biçimde sürüyor. TÜRKMENİSTAN 1992 yılında Başkent Eğitim Şirketi çatısı altında eğitim faaliyetlerine başlayan FETÖ’ye bağlı 14 okul ve bir üniversite bulunuyordu. FETÖ’nün okulların yönetiminde ve eğitiminde kısıtlı da olsa özellikle mezunları üzerinden etkili olduğu biliniyor. TACİKİSTAN FETÖ, Tacikistan’da 1992 yılından itibaren faaliyetlerine Şelale Eğitim Kurumları çatısı altında Tacik-Türk Lisesi ismini taşıyan okullarla başladı. Altısı başkent Duşanbe’de, dördü ise diğer şehirlerde bulunan okulların, Tacikistan Cumhurbaşkanı Imamali Rahman’ın Şelale Eğitim Kurumları’na bağlı okulların isimlerinin değiştirilmesi ve devlete devrine ilişkin kararı 2015 yılında imzalaması ile isimleri Üstün Yetenekli Çocuklar Lisesi olarak değiştirilerek, devlet lisesi haline getirildi. Ancak okulların ana finans kaynağı durumundaki Şelale şirketi Tacik şirket olarak faaliyetini sürdürüyor. Ayrıca ülkede FETÖ tarafından finanse edilen ‘Diyalog’ grubu faaliyetlerinin finansal eksikliklerden dolayı askıya alındığı biliniyor. MOĞOLİSTAN Empathy Yurtuns Şirketi adı altında 1994’te eğitim faaliyetlerine başlayan FETÖ’nün Moğolistan’da Empathy Schools isimli 5 okulu bulunuyor. Okulların Türkiye’ye devrine ilişkin görüşmeler devam ediyor. FETÖ, okulların devrini engellemek için okulların bağlı bulunduğu şirketi bir ’Alman’ şirketine devretti
12-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Kumpasa uğrayanların tazminatları neden ödenmiyor
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ kumpaslarından olan Balyoz, Ergenekon, Poyrazköy ve Askeri Casusluk davalarında 607 kişi yargılandı
12-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Annesi bir daha göremeyeceğini düşünüyor
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
İddianame savcısının Gezi dosyasındaki iddiaları tekrarladığını ancak dosyadaki beraat kararını ‘sakladığını’ söyleyen Aytöre, “Gezi dosyasını hazırlayanlar FETÖ’den kaçmış kişilerdi
12-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Ankara'da FETÖ operasyonu
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
  Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün 2011-2014 yılları arasında bir kısım mensupları arasında kullanılmak üzere oluşturulan hücresel haberleşme ağını kullandığının tespit edilmesi üzerine bilişim yapılanmasına yönelik olarak yürütülen soruşturmalar kapsamında; 1’i SGK Başmüfettişi olmak üzere 6’sı aktif çalışmakta olan toplam 14 şüpheli hakkında 12
10-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Sonucu çok ağır olacak
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
ABD, Fransa, İngiltere, Almanya ve İsrail'in desteklediği FETÖ ile Türkiye içten çökertilmek istendi" ifadelerini kullandı
10-10-2020
Odatv
Odatv  
 
“İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” kimler için geçerli
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
3 ay önce Bahçeli, “FETÖ üyeliğinden” hapis cezasına çarptırılan Mümtazer Türköne’nin durumunu gündeme getirip, “Şehit ağabeyi Türköne’nin davası tekraren ve titizlikle değerlendirilmelidir” çağrısında bulundu
10-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Kumpas kuran polislerin akıbeti ne oldu
Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Avukat Hüseyin Ersöz, FETÖ’nün İstanbul Askeri Casusluk kumpasıyla ilgili dönemin hakim ve savcılarına ilişkin yaptıkları şikayetin detaylarını sosyal medya hesabından paylaştı. Avukat Ersöz, FETÖ’cü isimler hakkında yargının ağır işlemesinden kaynaklı sorunları da paylaştı
10-10-2020
Odatv
Odatv  
 
Türkiye'yi kana bulayan katliamda soru işaretleri
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Dönemin Ankara İstihbarat Şube Müdürü Vekili Cihangir Ulusoy, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ dosyasından verdiği ifadede Dinç hakkında beyanlarda bulundu. Ulusoy, bir FETÖ’cünün yanına Dinç aracılığıyla geldiğini ileri sürdü