Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Hak ve itibara saldırı (küfür, hakaret, aşağılama)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ üyeleri tarafından o dönemin hükümeti ve Başbakanı'na yönelik kumpasın düğmesine, 7 Şubat 2012'de basıldı. O tarihte, FETÖ mensubu savcılar, MİT Müsteşarı Hakan Fidan da dahil 5 kişiyi, kapatılan Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliğine ifadeye çağırdı. Soruşturmanın konusu özel yetkili savcılıkların baktığı bir alan olmamasına rağmen FETÖ, bu soruşturmayı tam hakimiyet kurduğu ve ''kurtarılmış bölge" olarak gördüğü özel yetkili savcılıkta sürdürdü. Sırayla nöbet tutan bu hakimlerin tamamı 15 Temmuz darbe girişiminden sonra meslekten ihraç edilip haklarında FETÖ'den dava açıldı. Örgüte mensup polislerin, dinleme sırasında kendilerine yakın gördüklerini fark ettikleri kişileri dosyadan çıkarttıkları da 25 Aralık kumpas dosyasına yansıdı. - Örgüt elebaşından talimat Terörle bağlantısı olmayan, "ihaleye fesat karıştırmak" suçundan yürütülen soruşturmada, FETÖ mensubu polislerce hazırlanan fezlekede, Yasin El Kadı'nın terör örgütü finansörü gibi gösterildiği, Başbakan ile MİT Müsteşarı'nın da bu şahısla irtibata geçtiği algısı yaratıldı. Buna benzer, dosyadaki birçok hukuksuzlukla birlikte takvimler 15 Aralık 2013'ü gösterdiğinde, FETÖ firarisi olan ve 15 Temmuz darbe girişiminden sonra meslekten çıkarılan 25 Aralık dosyasına bakan savcı Muammer Akkaş, 14 kişinin daha bir ay süreyle dinlenilmesini talep etti. Talebi değerlendiren, şu an FETÖ'den tutuklu yargılanan hakim Süleyman Karaçöl, dinleme ve diğer talepleri kabul etti. FETÖ firarisi eski savcı Akkaş, polise bir talimat daha vererek, soruşturmanın sonlandırması ve fezlekenin tarafına gönderilmesi talimatını verdi. FETÖ firarisi eski savcı Zekeriya Öz'ün koordinesinde yürütülen kumpas dosyasındaki bu gelişmenin akabinde, örgüt ikinci adımını atmak için harekete geçti. Dönemin İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı olan FETÖ firarisi Hamza Tosun'un, 17 Aralık 2013'te Amerika'da yaşayan, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in yardımcısı ve Rumi formunun üyesi Sinan Dursun ile telefonda görüştüğü, Tosun'un bu görüşmeden sonra dinleme işlemlerine son verdiği ortaya çıktı. - ABD'ye kaçan FETÖ'cü Korkmaz: ''Nefes aldırmayacağız, tüm kabineyi buraya toplayacağız'' Fezlekede, o dönem Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan "dönemin başbakanı" olarak bahsedildi. 25 Aralık dosyasına, polislerin kendi aralarında ''spark'' adlı programda yaptıkları yazışmalarda, ABD'ye kaçan firari FETÖ sanığı eski polis Hüseyin Korkmaz'ın, "Nefes aldırmayacağız, tüm kabineyi buraya toplayacağız. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı, 24 Aralık'ta dosyanın duyulması üzerine, operasyona hazırlanan FETÖ'cü savcı Akkaş'tan bilgi istedi. Operasyon, 17 Aralık kumpasının ardından açığa alınan FETÖ mensubu emniyet müdürlerinin yerine getirilen personel tarafından de gerçekleştirilmedi. Talimatları yerine getirilmeyince FETÖ'nün medya mensuplarını kullanarak operasyon bilgilerini sızdıran eski savcı Muammer Akkaş, adliye önünde tarihte daha önce görülmemiş bir şekilde yasa dışı basın açıklaması yaptı. Örgüte mensup polisleri kahramanlaştırma çabalarına girişen FETÖ'cüler, kara propaganda amacıyla kurduğu sosyal medya hesaplarından yasa dışı elde edilen ses kayıtları, montajlanan tapeler ve gerçeği yansıtmayan sahte delillerle operasyonu hukuki bir kılıfa sokmak için her türlü kumpasa başvurdu. - Dosyadan el çektirildi Sonrasında yaşanan gelişmelerin ardından FETÖ firari sanığı Akkaş, 25 Aralık dosyasından el çektirilerek, Tekirdağ'a görevlendirildi ve ardından görevden uzaklaştırıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca atanan yeni savcılar, 25 Aralık kumpas soruşturmasında takipsizlik kararı verdi. Başsavcılıkça, 1 Ekim 2015'te 25 Aralık kumpas soruşturmasına ilişkin firari Fetullah Gülen, ABD'deki Hakan Atilla davasında tanıklık yapan Hüseyin Korkmaz ile eski Emniyet Müdürü Yakub Saygılı'nın da aralarında bulunduğu 71 sanık hakkında hazırlanan iddianamede, şu ifadelere yer verildi: ''25 Aralık kumpas soruşturması dosyasında da adliye içerisindeki örgüt üyeleriyle polis içerisindeki örgüt üyelerinin tam bir fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettikleri, yolsuzluk soruşturması görünümünde, Türkiye Cumhuriyeti hükümeti ve TBMM üyelerinin telefon trafiği takip edilmiş, konuşmaları kayıt altına alınmış, bu yolla büyük bir yolsuzluk olduğu kanaati uyandırılarak, devlete operasyon yapılmaya kalkışılmıştır. " İddianamede, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek", "silahlı örgüt kurmak veya yönetmek" ve "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek" suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması, diğer sanıkların da benzer suçlardan çeşitli cezalara çarptırılması istendi. Ağır Ceza Mahkemesi, FETÖ/PDY'nin takipsizlikle sonuçlanan 25 Aralık soruşturmasında usulsüzlükler yaptığı ve şüphelilere kumpas kurarak darbeye teşebbüs ettiği iddiasıyla terör örgütü elebaşı firari Fetullah Gülen, ABD'deki Hakan Atilla davasında tanıklık yapan Hüseyin Korkmaz ile eski Emniyet Müdürü Yakub Saygılı'nın da aralarında bulunduğu 71 sanıklı "25 Aralık darbeye teşebbüs" davasına ilişkin kararını 24 Aralık 2018'de verdi. Firari sanıklar FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, ABD'deki Hakan Atilla davasında tanıklık yapan Hüseyin Korkmaz, eski Emniyet Müdürü Hamza Tosun ile Sinan Dursun, Engin Filiz ve Sinan Sağyalavaç'ın dosyasının tefrik edilmesine karar veren heyet, 24 sanığın tüm suçlardan beraatine hükmetti. FETÖ/PDY silahlı terör örgütü üyesi sanıklar, Başbakan başta olmak üzere tüm bakanları, iş adamlarını ve bürokratları usulsüz dinlemek ve kayda almak suretiyle algı operasyonları sonucu itibarlarını zedelemek ve akabinde örgütün kendi yetiştirdiği hakim ve savcılarla polisin iş birliğini sağlayarak, askerin kendisine emanet edilen silahı kullanarak darbe yaptığı gibi sanıklar polis olduklarından dolayı kendilerine emanet edilen silahı ve yetkiyi kötüye kullanarak darbe teşebbüsünde bulunmuşlardır. FETÖ/PDY'nin yargı teşkilatlanmasında yer alan dönemin cumhuriyet savcısı Muammer Akkaş'ın 25 Aralık günü çıkardığı arama ve gözaltı kararında 41 kişinin ismi geçmiştir. Ceza Dairesi, 19 Aralık'ta "25 Aralık darbeye teşebbüs" davasına ilişkin yapılan istinaf başvuruları hakkında kararını açıkladı