Hak ve itibara saldırı (küfür, hakaret, aşağılama)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
1990 yılından itibaren Orta Asya Türkî Cumhuriyetlerinden başlayarak, Rusya’nın derinliklerine Yakutistan’a ve Sibirya’ya diğer taraftan Balkanlar’a ve Karadeniz’de kıyısı olan ülkelere kadar uzanan coğrafyada, FETÖ’nün hızla yayıldığını anlatmaya çalıştım. Diyalog Avrasya ismiyle çıkan, her yıl tekrarlanan Diyalog Avrasya Platformu olarak güya Dinler Arası Diyalog’un Orta Asya ve Rusya’daki yapılanmasının organizasyonunu yapan FETÖ’nün halasının oğlu, Ali Bayram’ın başkanlığında organize edildi. FETÖ üniversite elemanlarının derece almak için yazı gönderdiği bir paravan dergidir. Ali Bayram FETÖ’nün hem akrabası olma, hem de çekirdekten bir örgütçü olması itibariyle, din adamı görüntüsüyle Erzurum İlahiyat Üniversitesi’nde görevli iken, FETO tarafından alınarak Rusya imamı olarak Diyalog Avrasya (DA) başına getirilmişti. İlber Ortaylı gibi isimler, belki de bilmeyerek FETÖ’nün vitrinine çoktan konulması planlanmıştı. Alexis’in temsilcisi, Türkiye Ermenileri temsilcisi, Fener Rum patriği Bartholomeos’un temsilcileri, Türkiye Süryani Kadim Metropoliti Yusuf Çetin gibi önemli isimlerin katıldığı bu toplantıyı devletin gözü önünde, FETÖ’nün dünya çapında yapılanmasını haber vermek için; 2005-2006 yılında yazmış olduğum kitaplarımda açıkça bu örgütün, gümbür gümbür devleti devirmek üzere örgütlendiğini, yurtdışı yapılanmaları, Asya ülkeleri ve Rusya’daki Ali Bayram’ın eliyle yapıldığını, Asya ve Rusya’nın imamı olduğunu ismen ve resmen bildirdim halde, her ay yapılan DAP toplantıları, tıpkı Türkiye’deki Abant Platformu’nun toplantılarına gelen dünya çapındaki isimler ve Türkiye içindeki, bugün hâlâ daha görevde olan pek çok üniversitelerde rektör, dekan ve üst düzey siyasilerin isimlerini verdim. Dünyanın her tarafından davet edilen dini ve İslami barışseverlik, yurtseverlik adına yapılan bu FETÖ narkozlayıcılığında kullanılacak insanları bulup, onları bir şekilde 5 yıldız otellerde misafir edip, FETÖ’nün dikte ettiği, yazı başlıkları adına konuşmalar yaptırarak, bulundukları ülkelerde FETÖ yapılanmasının alt direklerini kurarak, sürekli diyalogla bu kişilerin etrafında siyasi ve maddi manevi güçlerini kullanıp, FETÖ’nün kuruluşunu hazırladılar. İşte bu yönüyle Türkiye’deki Abant Platformu ve ona katılanlar, diyalog Avrasya Platformu ve ona katılanlar gibi pek çok önemli isimlerin FETÖ adına bilerek veya bilmeyerek, nasıl kullanıldığını ve onların etiketlerinden siyasi ve sosyal güçlerinden yararlanılarak, etrafındakilerin FETÖ adına devşirildiğinin takip edilmesi lazım. 17/25 ve 15 Temmuz olayları patlak verinceye kadar önemsenmediği ve bu kadar geniş bir coğrafyada FETÖ’nün yapılabileceğine ihtimal verilemedi. En son yazdığım 1966-2016’ya FETÖ kitabımda, yine örgütün açıkça bundan sonraki hedeflerini, dünya imamı, dünya cemaati ve dünyadaki bütün örgütleri ve dinleri içine alacak bir yapılanma hayaliyle, sürekli narkoz içerisindeki meczup haşhaşilerin yetişmekte olduğunu anlatmaya çalıştım. Her gün televizyon haberlerinden de açıkça görüldüğü gibi, darbeden iki yıl geçmiş olmasına rağmen Silahlı Kuvvetlerin her kademesinde ve her bölümünde yakalanan üst düzey FETÖ’cülerin ve emniyet mensuplarının ortaya çıkması, başlı başına FETÖ ile mücadele ofisinin ve biriminin kurulması gerektiğinin aciliyetini gösteriyor. Özellikle YÖK’ten, askeriyeden, MİT’ten ve siyasilerden başlayarak, FETÖ trollerinin ayıklanması ve yeniden yapılanma için en emin ve süzgeçten geçmiş, yeni yetişmiş elemanlarla boşluklar doldurularak, FETÖ’nün önü ancak bu şekilde kesilebilir