Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Ceza Dairesi, Futbolda şike davasıyla ilgili """"örgüt"""" suçu yönünden beraat kararlarına Trabzonspor Kulübü tarafından yapılan itirazları reddettiği ilamında, """"Futbolda şike operasyonunun, FETÖ üyeleri tarafından, Fenerbahçe'nin ele geçirilmesi ve örgütçe sevilmeyen Aziz Yıldırım'dan kurtulmak amacıyla gerçekleştirildiğini"""" bildirdi. Ceza Dairesi, Trabzonspor Kulübü avukatlarının eski Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu bazı hükümlüler ile sanıklara, """"örgüt"""" suçları yönünden verilen beraat kararlarının bozulması taleplerini yerinde görmeyerek yeniden beraat hükmü kurduğu ilamda, Fenerbahçe ve o dönemin başkanı Aziz Yıldırım'ın hedef alındığına ilişkin Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile ilgili çarpıcı detaylara yer verdi. Daha sonra 6 sanıklı dosya ile Arslan'ın yargılandıkları dosyaların birleştirilmesiyle her üç dosyadaki yargılamanın birlikte yürütüldüğüne dikkat çekilen ilamda, bu arada İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca 1 Aralık 2016 tarihli iddianameyle 108 sanık hakkında dava açıldığı, dosyadaki sanıkların da mağdur olarak gösterildiği, 91 mağdur ve 75 şikayetçinin bulunduğu, bu davanın kamuoyunda """"Şikede kumpas davası"""" olarak bilindiği, dosyadaki bir kısım sanıklar hakkında """"FETÖ'yü kurma veya yönetme, üye olma"""" suçlarından dava açıldığı ve kamuoyunca da bilinen Fetullah Gülen, Ali Fuat Yılmazer, Ekrem Dumanlı, Hidayet Karaca, İhsan Kalkavan ve Mehmet Baransu'nun sanıkları arasında bulunduğu dile getirildi. FETÖ ile ilgili çarpıcı tespitler
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23 Mart 2017 tarihli tebliğnamesinde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu'nun 2016 tarihli, """"Futbolda şikede kumpas"""" iddianamesine yer verildiği hatırlatılan ilamda, """"Futbolda şike"""" soruşturmasıyla ilgili, 2 Aralık 2010 tarihinde izin alınan soruşturmanın 3 Temmuz 2011 tarihinde operasyona dönüştürüldüğü, soruşturmanın son ayına girildiğinde, aslında ilk teknik takip kararı talebine dayanak teşkil edebilecek bir araştırma ve delillendirme için yapılması gereken yazışmanın operasyona 30 gün kala 2 Haziran 2011 tarihinde Giresun Emniyet Müdürlüğü ile yapıldığı ve yaklaşık 7 ay süren soruşturma safahatında sadece duyumlardan ibaret, teyidi yapılmamış istihbari bilgilerin CMK'nın ilgili maddeleri kapsamındaki taleplerle kullanıldığı anlatıldı. Bir gizli tanığın bu toplantılardan birine katıldığı ve Şerif Ali Tekalan'ın toplantıda, """"Fenerbahçe'nin önemli bir sivil toplum örgütü olduğundan bahsederek yöneticileri hakkında dinleme yapılması ve algı operasyonları oluşturulmasını istediği"""" yönünde beyanlarda bulunduğunu açıkladığı kaydedilen ilamda, FETÖ ile ilgili, örgütün Fenerbahçe ve yöneticilerine yönelik kumpasıyla ilgili çarpıcı detaylara yer verildi. """"Aziz Yıldırım'dan kurtulmak ve Fenerbahçe'yi ele geçirmek istediler""""
FETÖ'nün futbol camiasını da ele geçirerek söz sahibi olmak istediği vurgulanan ilamda, şu değerlendirme yapıldı:""""Bunu da Türkiye'nin büyük spor kulüplerinden biri olan ve büyük kitlelere hitap eden Fenerbahçe Spor Kulubü ile yapmak istediği, bunun için de örgütün sevmediği kulübün başkanı olan Aziz Yıldırım'ı seçtikleri, Aziz Yıldırım'ı dini kullanan bir terör örgütü olan İBDA-C üyeliği bahanesiyle istihbari olarak dinledikleri, 3 Temmuz 2011 günü düzenledikleri şike operasyonu ile Yıldırım'ı tutukladıkları, operasyon kapsamında gözaltına alınan şüphelilerden bazılarını, 'Aziz Yıldırım'ı ver kurtul' diye, Yıldırım aleyhine ifade vermek için yönlendirdikleri, bu vesileyle hem Aziz Yıldırım'dan kurtulmak hem de futbol takımını ele geçirmek istedikleri, şüphelilerin örgütlü hareket ederek eylemlerini gerçekleştirdikleri, şüpheli örgüt yöneticisi Şerif Ali Tekalan ile diğer örgüt üyelerinin FETÖ'nün gizli haberleşmede kullandığı ByLock kullandıkları anlaşılmıştır. Evvela bahse konu dava dosyasındaki 3 Temmuz 2011 tarihinde gerçekleştirilen 'Futbolda şike' operasyonunun, FETÖ'nün amaçlarına ulaşmak için yapıldığına, dosya şüphelilerinin ifadelerinin kolluk yönlendirmesiyle alındığına, delillerin bir kısmının istihbari dinleme suretiyle elde edildiğine, iletişimin tespitleri yapılırken CMK'nın 135