Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
İkisi de o zaman “Cemaat” olarak bilinen Fetullahçı Terör Örgütü’nün “Altın Nesil” denilen elemanlarıydı. Örgüt evinde toplantılarla geçen yılların ardından 1986’da sıra örgütün mahrem imamlarından hipnodendist Mehmet Ayvacı eşliğinde Altunizade’de FEM dershanesinin beşince katındaki yerinde örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile görüşmeye gelmişti. com 20+ Photos Showing Nature Like You've Never Seen Before TopPopToday by Taboola DARBECİ KADRO Tam da Gülen’in dediği gibi 30 yıl geçmiş, 15 Temmuz 2016 günü TSK içindeki FETÖ’cüler darbeye kalkışmıştı. 30 yıl önce FETÖ elebaşından duyduklarını, örgütte yaşadıklarını, kopuş sürecini 15 Temmuz darbe girişiminden 9 ay önce 7 Kasım 2015 günü İstanbul Terörle Mücadele Şubesi’ne verdiği ifadede ayrıntılı anlatan Gürol Doğan, 2006’da yarbay rütbesiyle emekli olmuştu. Ama onunla aynı toplantıya katılan diğer FETÖ elemanları, 30 yıl önce kendilerine verilen görevi ifa etmek için darbe girişiminde rol alacaklardı. FETÖ elebaşının 30 yıllık hayalini gerçekleştirmek için yalnızca TSK içindeki örgüt üyeleri değil, onların yöneticisi konumundaki “sivil mahrem imamlar” da işbaşındaydı. FETÖ’nün sivil imamları, Adil Öksüz başkanlığında, Kemal Batmaz, Harun Biniş, Nurettin Oruç, Hakan Çiçek darbe girişimini yönetiyor, Amerika’daki FETÖ elebaşı ile irtibatı sağlıyorlardı. Her toplantı sonrası Amerika’ya, FETÖ elebaşının yanına giden Adil Öksüz ve Kemal Batmaz, son Pensilvanya ziyaretlerini 11 Temmuz-13 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirdiler. 00’te başlayacak darbe planlarını FETÖ elebaşına onaylattılar. 30 gibi MİT’e bildirmesi, FETÖ’nün tüm planlarını altüst etti. MİT ve Genelkurmay arasında kurulan irtibat ve karargâhta verilen bazı emirler üzerine, FETÖ’cüler darbe planlarının öğrenildiğini düşündü. Akıncı Üssü’nde bulunan sivil imamlardan Hakan Çiçek, acil gelişmeyi telefonla Pensilvanya’daki elebaşı Gülen’e bildirdi. Bu davadaki karar, yalnızca onların yalanlarının değil FETÖ elebaşının 30 yıl önce ifade ettiği “En az 20-30 sene içerisinde harekete geçtiğimizde kimsenin yapacak bir şeyi kalmayacak zaten” şeklindeki hayalinin de sonuydu. Ne 15 Temmuz’u, ne şehit ve gazilerimizi, ne FETÖ’cülerin ihanetini ne de tüm delillere rağmen Amerika Birleşik Devletleri’nin FETÖ elebaşı Gülen’i hâlâ koruduğunu unutmayacağız