Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Biraz açalım: Fetullahçı Terör Örgütü'nün, NATO'nun yeni gladyosu olarak Türkiye ve giderek Orta Asya, Afrika bölgelerinde faaliyet gösterdiği sır değil. NATO, FETÖ'den sonra Türkiye'ye karşı kullandığı yeni bir orduya daha sahip: PKK/PYD. Önce FETÖ'ye ele alalım: FETÖ-gladyo ilişkisinin aydınlatılması, NATO'nun Türkiye ile ilişkilerinin kodlarını çözmek açısından önemli. Devletin arşivindeki bilgi notları, komisyon raporları ve iddianamelerden oluşan külliyat bize gösteriyor ki FETÖ, gladyonun yeni sürümü. MİT'in, TBMM 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu'na gönderdiği 22 Mayıs 2017 tarihli yazıdan alıntıyla devam edelim: "FETÖ/PDY'nin lider kadrosunda yer alan Mustafa Özcan'ın 10/10/2013'te F. " FETÖ'nün yabancı servislerle iltisakı yalnızca MİT'in değil, tüm Türkiye kamuoyunun bildiği bir şey. FETÖ ile mücadelenin başlamasının nedeni de Türkiye'nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde siyaseten ve sonra askeri, istihbari manada bağımsızlaşmaya başlaması. NATO'NUN AÇIK ORDUSU: PYD FETÖ-gladyo ilişkisinin izini sürmek için 1950, 60, 70, 80 ve hatta 90'lı yıllardaki ABD-Türkiye bağlantılarının şifrelerini çözmek şart. ABD/CIA, bir False Flag (Sahte Bayrak) operasyonu örneği olarak kurup büyüttüğü örgütü, FETÖ'yü eski gladyo yapısının yerine yerleştirdi. NATO, daha doğrusu ABD, FETÖ'yü içeriden bir gladyo unsuru olarak devletimizin içine ektikten sonra 15 Temmuz'da ülkeyi tamamen ele geçirmeye çalıştı. Bu yüzden, ilk ordusu yani FETÖ'ye tasfiye edilmeye başlandığı için bu kez harici ordusu olan PKK/PYD'yi devreye sokmaya başladı. Türkiye de NATO'nun hem gizli (FETÖ), hem de açık (PYD) ordusu ile savaşacak cesarete, kararlılığa ve güce sahiptir