Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Ağır Ceza Mahkemesi, eski Cumhuriyet gazetesi yazar ve yöneticilerine yönelik davaya ilişkin hazırladığı gerekçeli kararda, sanıkların suça bilerek ve isteyerek kasten iştirak ettikleri, "muhalif" görüntüsü ile PKK/KCK, FETÖ/PDY ve DHKP/C silahlı terör örgütlerinin lehlerine yıllara yayılır şekilde haberler yaptıkları konusunda tam bir vicdani kanaat hasıl olduğuna vurgu yapıldı. örgütün anayasal düzene karsı icra edeceği kalkışma öncesindeki sürece mutat siyasi muhalefet görüntüsü vermeye çalışarak ve örgütün sempatizan sınıfını oluşturan geniş halk kitleleri nazarında sözde meşruiyetini korumak amacına hizmet eder mahiyetteki gazetecilik faaliyeti kapsamında değerlendirilmesi mümkün olmayan eylemlerin hiyerarşik yapısına dahil olmamakla birlikte FETÖ silahlı terör örgütüne yardım etme suçunu oluşturacağı kanaatine erişilmiştir' şeklinde bir tespitte bulunmuştur. '' ÖRGÜTE YARDIM SUÇU Bu tespitinin haricinde yargılama konusuna da değinilen gerekçeli kararda, Cumhuriyet gazetesinin yayın politikasının değişmesi ile birlikte FETÖ silahlı terör örgütünün amaçlarına hizmet eder şekilde yayınlara yer verildiği belirtilerek, ''17/25 yargı süreci de dahil olmak üzere MİT tırlarının durdurulması, FETÖ örgütünün elebaşısı lehine yapılan köşe yazıları, sanık Aydın Engin'in FETÖ'nün hizmetlerine amaçlar şekilde köşe yazıları, gazetenin manşetleri açıkça göstermektedir ki Cumhuriyet gazetesinin 'düşmanımın düşmanı dostumdur' kuralını kendisine esas edinerek muhalif görüntüsü altında FETÖ silahlı terör örgütünün lehine gazetecilik adı altında örgütün amaçlarını meşru gösterir ve sempatizan toplamaya dönük haberler yapılmasında aracılık yaptığı, Abant toplantılarına bir kısım sanıkların katıldığı, DHKP/C ve PKK lehine de haberlere imza atıldığı anlaşılmıştır. Gerekçeli kararda, bir kısım sanıkların aynı zamanda köşe yazılarının olması, attığı tweet'ler, Abant toplantılarına katılmış olmaları, dosyada bulunan FETÖ örgütünün amaçlarına hizmet eden şirketlerden reklam ücreti almaları ve ByLock kullanan FETÖ mensubu olduğu değerlendirilen şahıslarla bir çok bağlantılarının olduğu hususları birlikte değerlendirilerek, ''Sanıkların suça bilerek ve isteyerek kasten iştirak ettikleri, muhalif görüntüsü ile PKK/KCK, FETÖ/PDY ve DHKP/C silahlı terör örgütlerinin lehlerine yıllara yayılır şekilde haberler yaptıkları konusunda tam bir vicdani kanaat hasıl olmuştur. Örgüte yardımın sadece maddi destekten ibaret olmadığı, medya gücünün de kullanılarak örgütün tabanından desteklenmesini sağlamak ve toplumda meşruiyetini arttırmak şartlarının da yardım olarak değerlendirilmesi gerektiği vurgulanan gerekçeli kararda, FETÖ'nün medya yapılanması olarak bahsedilen ve Ahmet Altan ile Nazlı Ilıcak'ın da aralarında bulunduğu sanıkların yargılandığı davada, Yargıtay 16