Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Polis Akademisi Başkanlığınca hazırlanan "Uluslararası bir tehdit olarak FETÖ" başlıklı raporda, "ABD gibi uluslararası sistemin hakim güçleri ile FETÖ'nün bir terör örgütü olarak işbirliği yaptığı gerçeği ortadadır. Raporda, "ABD gibi uluslararası sistemin hakim güçleri ileFETÖ'nün bir terör örgütü olarak iş birliği yaptığı gerçeği ortadadır. Amerika'nın "Suçluların Geri Verilmesi ve Ceza İşlerinde Karşılıklı Yardım Anlaşması"na rağmen Fethullah Gülen'i Türkiye'ye iade etmediği ve FETÖ'nün ABD'de siyaset alanında lobi faaliyetlerinin güçlenerek devam ettiği, temsilci ve senatörlerin tüm masraflarının karşılanarak sık sık kültür gezilerine çıkarıldığı, rapordaki tespitler arasında yer aldı. ALMANYA, TÜRKİYE'DEN KAÇAN FETÖ MENSUPLARI İÇİN SIĞINMA YERİÖrgütün, Avrupa Birliği ülkelerindeki faaliyetleri hakkında da bilgilerin yer aldığı raporda, FETÖ'nün AB ülkelerindeki örgütlenmesinin küresel anlamda diğer bütün ülkelerde olduğu gibi önce eğitim, daha sonra medya ve iş dünyasındaki faaliyetler üzerine inşa edildiği ve bu faaliyetlerini bürokrasi ve siyasette nüfuzlu dostlarla destekleyerek bulunduğ ülkedeki örgütlenmesini güçlendirme yoluna gitme stratejisi izlendiğine vurgu yapıldı. Başta Almanya olmak üzere, Avusturya ve Hollanda gibi ülkelerin örgüte her türlü desteği sağladığına işaret edilen raporda şu değerlendirmelere yer verildi:"Vatansız bir örgüt olan FETÖ, herkesle koalisyon kurabilecek bir zihniyettedir ve yabancı istihbaratlar ile Türkiye karşıtı planları birlikte yürütmektedir. FETÖ, dernekler vasıtasıyla Almanya'da eğitim faaliyetlerinde bulunarak devletten büyük miktarlarda maddi destek almaktadır. Almanya, Türkiye'den kaçan FETÖ mensupları için bir sığınma yeri konumuna gelmiştir. FETÖ, bu gazete ile Türkiye karşıtı propaganda faaliyetlerini sürdürmektedir. Öte yandan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından FETÖ'nün Hollanda'da yapılanması önemli darbeler yemektedir. Darbe girişiminin hemen ardından Hollanda'daki FETÖ okullarından 600 öğrenci ayrılırken, bu sayı günümüze kadar ikiye katlanmıştır. FETÖ okullarını kurtarmak için okul isimlerinde değişikliğe gitmiştir. Örgütün, Balkan ülkelerinde en güçlü olduğu yerlerden birisi Arnavutluk'tur, FETÖ bu ülkede üst düzey bürokratların çocuklarına yüklü miktarda burs sağlayarak onlarla iletişim kurmuştur. "BAZI AFRİKA ÜLKELERİ FETÖ'YÜ İÇ GÜVENLİK TEHDİDİ OLARAK GÖRÜYORRaporun Afrika ülkelerindeki örgüt faaliyetleri ile ilgili kısmında, Türkiye'nin Afrika'ya açılım stratejisini kendi açısından bir fırsata dönüştüren örgütün Afrika ülkelerindeki nüfuz alanının bu bağlamda arttığı, Türkiye'nin yoğun diplomatik ve sivil girişimleri neticesinde Afrika ülkelerinin bazılarının FETÖ'yü iç güvenlik tehdidi olarak görmeye başlayarak ülkelerindeki faaliyetlerini sınırlandırdığı belirtildi. ÖRGÜT RUSYA, ORTA DOĞU, ORTA ASYA VE KAFKASLARDA ABD ÇIKARLARI İÇİN ÇALIŞTIRaporda, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) dağılmasıyla gücü boşluğu oluşan geniş alanları kontrol altına almak isteyen ABD'nin askeri, siyasi ve sosyoekonomik politikalarını bölgeye yerleştirmek için FETÖ'yü aparat olarak kullandığına, Rus İstihbarat Teşkilatı'nın (FSB) 2002'de FETÖ okullarının Amerikan istihbarat teşkilatı CIA adına Rusya'nın ulusal çıkarlarına aykırı istihbarat çalışmalarında bulunduğunu saptadığına işaret edildi. Türk makamlarının çalışmaları sonucu Afganistan'daki FETÖ yapılanmasına önemli darbeler vurulduğuna dikkat çekilen raporda, örgüte ait 12 okulun Türkiye Maarif Vakfı'na devredildiği, örgütün Kafkaslar, Orta Asya'ya ve Rusya'ya açılan kapı olarak gördüğü Azerbaycan'ın ise FETÖ için çok büyük bir önem arz ettiği, bu nedenle örgütün Türkiye'den sonra yaygınlık kazanmaya çalıştığı en önemli ülkenin Azerbaycan olduğu vurgulandı. Ayrıca FETÖ'nün Ermeni diasporası tarafından siyasi destek gördüğü ve sözde Ermeni soykırımı konusunda diasporayla yakından çalıştığı bilgisine de yer verildi. Raporun Orta Doğu ile ilgili kısmında, Arap ve İslam dünyasında faal olmayı amaçlayan FETÖ'nün Orta Doğu'da Fransız ve İngiliz etkisine alternatif olarak ABD'nin etkisini yaymayı hedeflediği, örgütün faaliyette bulunduğu tüm bölgelerde olduğu gibi Orta Doğu'da da kendi ideolojisini yaymak ve geniş kitlelere hitap etmek amacıyla basın ve yayın faaliyetleri yürüttüğü ifade edildi. FETÖ GİBİ TAŞERONLAR ARACILIĞI İLE MİLLER İRADESİ İPOTEK ALTINA ALINMAYA ÇALIŞILIYORÖrgütün Türkiye'de devlete sızmak amacıyla on yıllardır uyguladığı yöntem ve stratejileri, faaliyet halinde bulunduğu diğer ülkelerde de uyguladığının aktarıldığı raporun sonuç bölümünde şunlar kaydedildi:"FETÖ'nün uluslararası yapılanmasının aydınlatılması, sadece Türkiye'nin ulusal güvenliği açısından değil uluslararası barış ve güvenlik için de önemlidir. Bir nevi Gladyo yapılanması unsuru olan FETÖ'nün aslında vesayetin başka bir hali olduğu ortadadır. Dış istihbarat örgütleri, FETÖ gibi taşeronlar aracılığı ile millet iradesini ipotek altına almaya çalışmaktadırlar