Hak ve itibara saldırı (küfür, hakaret, aşağılama)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Can Tuncay tarafından hazırlanan 351 sayfalık iddianamede, 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili firari FETÖ elebaşı Gülen'in ismi ilk kez yer aldı ve birçok suçtan 92 kez ağırlaştırılmış müebbet ile 56 yıldan 174 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilen Gülen, "1" numaralı şüpheli olarak gösterildi. "KAMU GÖREVLİSİ GÖRÜNÜMLÜ ÖRGÜT MENSUPLARI" FETÖ/PDY'nin, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içerisine diğer devlet kurumları gibi yıllar süren bir süreçte sızdığı belirtilen iddianamede, Türkiye için başlıca tehdit unsuru olan örgüt üyesi askerlerle bu askerleri yönlendirilen örgütün, 15 Temmuz'da "ağabey-imam" tabir edilen sivil unsurlar yönetiminde, mevcut anayasal demokratik düzeni hedef alan ve meşru hükümeti devirme amaçlı darbe girişimi gerçekleştirdiği hatırlatıldı. "EYLEME GEÇİLMESİNİ SAĞLAYAN TERÖR ÖRGÜTÜ LİDERİ GÜLEN" Darbe sürecinde yurt genelinde ve İstanbul'da yaşanan olaylar, olayların değerlendirilmesi, darbeyi planlayan ve yönlendirilen FETÖ/PDY'nin yapısı ve işleyişi, terör örgütü niteliği, darbe girişiminin terör örgütünün bir eylemler dizisi olduğuna dair delillerin sıralandığı iddianamede, hukuki durumu eylemi gerçekleştiren asker şahısların eylemleriyle benzer olmasa da darbe planına bizzat onay verdikten sonra eyleme geçilmesini sağlayan terör örgütü lideri Fetullah Gülen'in hukuki durumu irdelendi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 9 Eylül 2016'da "darbe girişiminin talimatını verdiği" gerekçesiyle Gülen hakkında, geçici olarak tutuklanması istemiyle ABD yetkili makamlarına hitaben talepname yazısı ile delil ve tespitlere yer verilen iddianamede, ABD'de ikamet eden terör örgütü elebaşı Gülen'in, Türkiye'de işlenen birçok suçun yanı sıra 15 Temmuz'da gerçekleştirilen kanlı darbe teşebbüsünün talimatını veren kişi olması nedeniyle tutuklanması için arandığı ve 15 Temmuz'da TSK içinde değişik rütbelerde görev yapan askerler tarafından Gülen'in emir ve talimatları doğrultusunda silahlı bir askeri darbe teşebbüsünde bulunulduğu anımsatıldı. Darbe girişimine katılan Tuğamiral Halil İbrahim Yıldız'ın,"darbe girişiminden önce 9 günlük bayram tatilinde Ankara'da bir kısım askerlerle birlikte darbe planlamasına ilişkin toplantı yaptıkları, bu toplantıya katılan FETÖ imamı Adil Öksüz'ün kendilerine, 'ben bu çalışmaları Amerika'ya gidip Gülen hocama sunacağım' dediği, darbe planlaması yapılan toplantıda darbeye karşı olan bir kısım generalleri rehin alma görevinin kendisine verildiği, kendisinin de darbe girişimi sırasında bu generallerden ikisini rehin aldığı" yönünde beyanda bulunduğu aktarılan iddianamede, Adil Öksüz'ün en son darbe planlarını Gülen'in onayına sunmak üzere 11 Temmuz 2016'da uçakla Amerika'ya seyahat ettiği, darbe gerçekleşmeden 2 gün önce 13 Temmuz'da Türkiye'ye döndüğü ve 16 Temmuz'da darbe girişiminin idaresinin yapıldığı Akıncılar Üssü'nde yakalandığı bilgisi verildi. " denilen iddianamede, FETÖ'nün yayın organı olarak faaliyette bulunan "www. Jandarmada albay rütbesiyle görev yapan Arif Kalkan'ın 14 Ağustos 2016'da verdiği ifadede, "askeri lise yıllarından itibaren FETÖ olarak tanınan örgütün içerisinde yer aldığı, bu örgütün lideri olan Gülen ile iki kez yüz yüze görüştüğü, askeri lise öğrencisiyken yaptığı bu görüşmelerden birisinde Gülen'in kendisine 'Baki' kod ismini verdiği, darbe öncesinde FETÖ üyesi askerlerle Ankara'da toplantı yaptıkları, kendisine Ankara Güvercinlik'te bulunan bir kısım generalleri rehin alarak darbe girişiminin merkezi olan Akıncılar Hava Üssü'ne götürme görevi verildiği, kendisine ve kendisi gibi Türk ordusunda görev yapan değişik rütbedeki darbeye katılan subaylara, Gülen'in Türkiye'de bulunan örgüt yöneticileri aracılığıyla talimatlar verdiği, kendilerinin de aldıkları bu talimatlar doğrultusunda hareket ederek, 15 Temmuz 2016 tarihinde darbe girişiminde bulundukları" yönünde beyanda bulunduğu belirtilen iddianamede, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın da mağdur olarak verdiği 19 Temmuz tarihli ifadesinde, "Darbeci askerler tarafından rehin alındıktan sonra, darbecilerin karargah olarak kullandıkları Akıncılar Hava Üssü'ne götürüldüğünde, FETÖ üyesi olan darbeci askerlerden Hakan Evrim'in kendisine, 'dilerseniz, sizi kanaat önderimiz Fetullah Gülen ile görüştürürüz' dediği" beyanı hatırlatıldı. Bu ifadelerden Gülen'in darbe teşebbüsünün yöneticisi olduğunun en güçlü şekilde anlaşıldığı vurgulanan iddianamede, "Tanık beyanları ve şüphelilerin itirafları incelendiğinde, darbe teşebbüsünün Gülen'in emir ve talimatları doğrultusunda hareket eden TSK içerisindeki FETÖ üyeleri tarafından gerçekleştirildiği, Türkiye'de darbe planlaması yapıldıktan sonra planlar onaylanmak üzere Amerika Birleşik Devletleri'nin Pensilvanya eyaletinde yaşayan Gülen'e götürüldüğü, kendisinin darbe planına onay verdikten sonra darbe girişiminde bulunulduğu, Gülen'in darbe teşebbüsünü gerçekleştiren ve sivil halkı katleden FETÖ lideri olarak hem darbe teşebbüsünden hem de sivillerin ölüm ve yaralamalarından birinci derecede sorumlu olduğu açıkça anlaşılmıştır