Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Son iki yılda havada uçan 'katil, diktatör, hırsız' söylemlerini, "Tek adamlığa gidiyor, etrafındaki kimseyi dinlemiyor" laf kalabalıklarını, Bunlar işe yaramayınca piyasaya sürülen "Erdoğan iyi ama çevresi kötü, kalitesiz, seviyesiz" söylemlerini, Nerdeyse her hafta ayrı bir terör saldırısı olurken tek derdi 'aşırı Reisçiler' olan AK Parti'li fırıldakları, FETÖ'den tutuklu bulunan Ali Bulaç'ı 10 ay önce ilk sayfasına taşıyıp, uzlaşma kampanyasının yıldızı yapan destekçilerini, Bülent Arınç, paralelle mücadeleye karşı çıkıp şahsıma hakaret ederken, Arınç'a siper olan 'yandaş'ları, Ülkeye operasyon çekip, darbeye bir hafta kala Almanya'da soluğu alan, dün de Cumhuriyet'ten istifasını duyuran Can Dündar'ın tutuksuz yargılanması için çırpınan Başbakan, hükümet sözcüsü ve 'millî gazetecileri', ABD Başkan Yardımcısı, Türkiye'ye gelip Can Dündar'ı kahraman ilan ettikten bir ay sonra jet hızıyla Dündar'ı serbest bırakan Anayasa Mahkemesi'ni, AYM kararını eleştirdiği için Erdoğan'ın topa tutulmasını, partisince 'şahsi görüşüdür' denmesini, Ve daha neleri, neleri hatırlamak gerekiyor ki bilerek veya bilmeyerek bu işgale altyapı hazırlayanlar aynı 'hata'lara bir daha düşmesinler. Bakın, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) lideri Gülen'in işaret ettiği iddia edilen 14 Ağustos günü geldi ve geçti