159,909 Yayın 10,926 Hoşgörüsüzlük 3,088 Hak ve itibara saldırı 159,821 Düşmanlığa tahrik 685 İnsanlığa karşı suça tahrik 149,766 Haber 10,126 Köşe Yazısı 916,955 Kelimeyle Suç
159,907 kayıt bulundu 140080 - 140100 gösteriliyor
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Özlü: Projeleri tek tek inceliyoruz
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Bir gazetecinin, "Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) projelerinin geçen dönemde bazı Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) grupları tarafından yavaşlatıldığı iddialarında durum nedir?" sorusu üzerine, Bakan Özlü, TÜBİTAK'ta personele yönelik bir çalışma yaptıklarını söyledi. TÜBİTAK içerisindeki FETÖ üyelerinin tespiti yönündeki çalışmada son aşamaya gelindiğini belirten Özlü, şöyle konuştu:"Bunlarla ilgili ciddi bir çalışma yaptık TÜBİTAK'ta. Şimdi ikinci aşamasında TÜBİTAK'ta geçen dönem yürütülen projelerde FETÖ sebebiyle bir çalışma yapıyoruz
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Örgüt hocaları
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
ABD destekli darbe girişimi sonrası Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) kamu kurumlarındaki üyelerine yönelik operasyonlar hız kazandı. Son birkaç gündür FETÖ'nün akademik dünyadaki militanlarına darbe üstüne darbe vuruluyor. İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü'nün kurum bünyesindeki FETÖ'cülere yönelik yaptığı çalışmayı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ile paylaşması sonrası başlatılan operasyonda, 'hocaların' odaları tek tek elden geçirildi. FETÖ'nün akademi ayağına yönelik baskın dalgası Konya'da da devam etti. Amasya Üniversitesi'ndeki FETÖ tahkikatı kapsamında ise önceki gün gözaltına alınan 26 akademik ve idari personelden aralarında Rektör Yardımcıları Prof. Düzce Üniversitesi'nde de FETÖ ile bağlantılı 9 görevli hakkında yakalama kararı çıkarıldı. , FETÖ soruşturması kapsamında gözaltına alındı. FETÖ soruşturması kapsamında, Uluslararası Antalya Üniversitesi'nde 5 Ağustos'ta gözaltına alınan 16 zanlı tutuklandı. Zanlıların evlerinde ve üniversitedeki odalarında yapılan aramalarda, çok sayıda 'bir dolar'lık banknot ve çeşitli kişilere yolladıkları FETÖ bağlantılarını içeren mektuplar ele geçirildi. Kocaeli'deki FETÖ soruşturması kapsamında daha önce Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'nde (NASA) görev yapmış bilim adamı Halim N'nin de aralarında bulunduğu 24 zanlı adliyeye sevk edildi
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Öksüz'ün KPSS'de tam puan alan akrabası gözaltında
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin, FETÖ'nün darbe girişimine yönelik soruşturma kapsamında, zanlıları yakalama çalışmaları sürüyor. Sahure Öksüz'ün, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda öğretmenlik görevine başlamadan önce FETÖ'ye ait okullarda çalıştığını anlattığı da belirtildi
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
MİT'çi Yarbay her şeyi itiraf etti
Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Sözcü'de yer alan habere göre Savcılık ifadesinde FETÖ'cü olduğunu kabul eden, Fethullah Gülen ile 2 kez görüştüğünü anlatan MİT Müşterek İstihbarat Koordinasyon Merkezi'nde görevli Jandarma Yarbay A. Son sınıfta şu an MİT TIR'ları davasından tutuklu Albay Özkan Çokay'ın da arasında olduğu kişilerle, o dönemdeki abinin evinde tanıştık. Jandarma imamı olduğunu düşündüğüm bu şahıs, TSK'daki FETÖ subaylarının atılması konusunda 'Son kalemiz de elimizden gitmesin' dedi
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Dünya liderlerine 15 Temmuz mektubu
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, aralarında Almanya Başbakanı Angela Merkel, Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ve İtalya Başbakanı Matteo Renzi'nin de bulunduğu bazı dünya liderleri ile uluslararası kuruluşların başkanlarına Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimini anlatmak amacıyla mektup yazdı
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Kiliseden kopyaladı
Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ'nün mali yapısına yönelik operasyonlar sürerken, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 15 Temmuz kalkışmasından iki gün önce tamamlanan FETÖ çatı iddianamesinde konuya ilişkin çarpıcı tespitler yer aldı. İddianamede, FETÖ'nün fakir fukaranın, öğrencinin, yetimin hakkı olarak "burs, himmet, bağış, zekat, yardım, kurban" gibi çeşitli adlarla topladığı, ancak ihtiyaç sahiplerine hayır için kullanmadığı bu para ve mallar ile devlete ve sisteme karşı örgütlü bir yapı kurduğu belirtildi. FETÖ'nün milyar dolarlara hükmeden şirketlere ve holdinglere sahip hale gelmesinin, mali kaynaklarla mümkün olduğu kaydedilen iddianamede, "Kişiler, Allah ve din ile aldatılarak ekonomik kaynak toplanmış, örgüt hiç hesap vermeden bu kaynakları yabancı ülke menfaatine kullanmıştır" denildi. FETÖ'nün imamlar üzerinden bütün üyelerini "himmet" adı altında bir tür cemaat vergisine bağladığına işaret edilen iddianamede, örgüt mensuplarının da sürekli, yaygın ve sistematik olarak himmet ödemek zorunda olduğu ifade edildi. FETÖ'nün mali yapısının zaman içerisinde örgütlenmesine paralel olarak Türkiye başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinden gelir ve gider kalemleri olan, son derece geniş bir "kurumsal" ağ haline geldiği kaydedelirken, yapılanmanın zaman içerisinde profesyonelleştiği, bünyesinde bankası, holdingleri, basın yayın kuruluşları, eğitim kurumları, hastaneleri, sivil toplum kuruluşları ve benzeri çok sayıda kurum/kuruluşu olan 150 milyar dolarlık dev bir organizasyon haline geldiği belirtildi. FETÖ'nün sermaye gerektirmeyen, kolay para kazanmaya imkan veren ve istenildiğinde paranın gizlenmesi ve taşınmasının kolay olduğu, eğitim, basın yayın, sağlık ve finans sektörlerinde yoğunlaştığına dikkat çekilirken, ülke ekonomisine faydalı sanayi ve ticaret alanlarına girmediği, yüksek istihdam sağlayan, teknoloji üreten ve devlete yüksek vergi veren sanayi ve ticaret kollarıyla ilgilenmediği kaydedildi. Buna göre, FETÖ'nün gelir kaynakları, şahıslardan ve iş adamlarından alınan bağış ve himmet gelirleri ile kurumsal gelirler olarak 2 ana gruba ayrıldı. Şahıslardan toplanan paralar ile memurlarların maaşlarından, memurların FETÖ desteğiyle aldıkları taltiflerden ve yurtdışı görev harcırahlarından belirli oranlarda alınan paralar, en küçük birim olan semt/mahalleden, ilçe, il ve bölge koordinatörlerine doğru toplanarak ilerliyor. FETÖ'ye bağlı TUSKON bünyesindeki iş adamlarından, gelir durumlarına göre her yıl düzenli olarak himmet toplanıyor. İddianamede, Fetullah Gülen'in talimatıyla örgüt mensubu iş adamlarını bir araya getirmek amacıyla 2005 yılında TUSKON'un kurulduğu belirtildi. Bunların arasında FETÖ'ye finans desteği sağladığı gerekçesiyle yönetimine kayyum atanan Boydak Holding ile Koza-İpek Holding de bulunuyor. Ancak söz konusu holdinglerin doğrudan FETÖ ile bağlantılı olmadığı ve himmet adı altında para vermediği, sponsorluk, reklam bedeli, ayni yardımlar vb. Örgütün kamu kurumlarındaki kadrolaşmasını tamamladıktan sonra elinde bulundurduğu yaptırım gücünü nakde çevirmeye başladığı belirtilirken, FETÖ'ye himmet vermeyi reddeden iş adamlarının olağandışı denetimler, gerçeğe aykırı raporlar, adli veya idari soruşturmalar ile cezalandırıldığı kaydedildi. İddianamede, FETÖ'nün gelir kaynakları da başlıklar halinde sıralandı. İşte iddianamenin o kısmı: 1- Kamu Kaynaklarından Elde Edilen Gelirler: (Borsa Spekülasyonları, Devlet İhaleleri, Teşvik ve Hibeler), * Kamu ihalelerinin örgütle bağlantılı firmalara verilmesi, * Örgütle ilişkili firmaların rakipleri hakkında adli veya idari işlemler yaparak piyasanın örgüt firmalarına teslim edilmesi, * Kurumların gizli kalması gereken finansal ve yatırım planlamaları bilgilerinin ilişkili firmalara sızdırılması, * Kamu arazi tahsislerinin örgütle ilişkili vakıf, dernek veya eğitim kurumlarına bedelsiz devredilmesi, * Belediyelerce yapılan imar değişikliklerinin, örgütle ilişkili vakıf, dernek veya şirketler lehine yapılması, * Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansında görevli adamları vasıtasıyla iş adamlarının yurt dışı iş bağlantılarını sağlama karşılığı örgüt adına onlardan para alınması, * Kamu hibe, destekleme ve teşviklerinin takibi ve proje kabullerinde FETÖ firmalarının kayrılması, 2- İşadamlarından Sağlanan Gelirler: (Şantaj, Tehdit, Himmet vb. Zamanla gelişen ve genişleyen FETÖ örgütlenmesi eğitim sektöründeki temel amaç ve hizmetini unutup basın-yayın kuruluşları, matbaa, gıda, tekstil, kargo, sigorta şirketleri, banka gibi birçok alana yayıldı
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Karakutu yakalandı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Terör örgütü FETÖ'nün karakutularından birisi olan Alaaddin Kaya dün yakalandı. Aranan FETÖ'cüler listesindeki Kaya, Balıkesir İl Emniyet Müdürlüğü'ndeki ifadesinin ardından sorgulanmak üzere Ankara'ya gönderdildi. FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in uzun yıllardır yanında bulunan Alaaddin Kaya, örgütün tepedeki isimlerinden biri olarak biliniyor. Paralel örgütün medya imamı olan Kaya, Zaman Gazetesi'nin FETÖ'nün eline geçmesinde kilit rol oynamıştı
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
İl il FETÖ operasyonları: 20.08.2016
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarınca (FETÖ) İstanbul ve Ankara'da 15 Temmuz gecesi düzenlenen darbe girişimi başarıyla püskürtüldü. Hain kalkışmanın ardından yurdun dört bir yanında örgüt yapılanmasına yönelik olarak terör operasyonları başlatıldı. Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında, 4 muvazzaf asker ve 2 polis tutuklandı. Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturmada Düzce'de, bugüne kadar 170 kişinin tutuklandığı, 65 kişinin de gözaltında bulunduğu bildirildi. Isparta'da, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında Isparta İl Genel Meclisi Üyesi AK Parti'li üyesi Mustafa Hakan Y, gözaltına alındı. Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan 44 Harp Akademileri Komutanlığı personelinden 40'ı tutuklandı. Kırıkkale'de Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, örgütün "bölge ve emniyet abileri" oldukları öne sürülen 2 kişi yakalandı
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Hasan Atilla Uğur: FETÖ daha bitmedi
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Uğur, 1984'ten beri her yerde yuvalanmaya başlayan FETÖ'cüler için yapılan istihbarat çalışmalarında çok zorluklar çekildiğini belirterek, "Evlerine gidiyoruz, kapıda Mustafa Kemal Atatürk posterleri. Ülkemizde bu kadar şehidin olmasının nedeni de PKK'ya, FETÖ'cülerin haber vermesidir. FETÖ'cülerin, sadece TSK ve polis teşkilatına değil yargıya da sızdığına işaret eden Uğur, zamanında Fetullah Gülen hakkında iddianame hazırlayan Nuh Mete Yüksel'e, şantaj yapıldığını anlattı. Yurt dışında FETÖ'ye haraç vermeden hiçbir iş adamının iş alamadığını öne süren Uğur, şöyle konuştu:"2013 yılına geldiğimizde aklınıza neresi geliyorlarsa örgütlendiler. "PKK ve FETÖ ilişkisine de değinen Uğur, Abdullah Öcalan'ın Almanya'da bastırılan kitabında, Ortadoğu'da ve Güneydoğu'da cemaatle stratejik ilişkiler kurdukları yönünde bir ifadenin yer aldığını söyledi. FETÖ'nün yurt dışı temsilcisinin Murat Karayılan ile irtibat kurduğunu, "Yakın, yıkın, patlatın, elimizi güçlendirin. PKK ve FETÖ'nün aynı el tarafından yönetildiğini bilmeliyiz. Çünkü FETÖ daha bitmedi
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Harp Akademileri Komutanlığı'nda 40 öğrenci ve subay tutuklandı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
15 Temmuz Darbe girişiminin ardından FETÖ/PDY soruşturması kapsamında mahkemeye sevk edilen 44 rütbeli askerden 40'ı tutuklandı. Sulh Ceza Hakimliği sorgusunun ardından şüphelilerden 40'ı "FETÖ/PDY üyesi olmak" ve "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek" suçlarından tutuklandı
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Gülen mutlaka iade edilmeli
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
(FETÖ-PKK işbirliği) Bir terör örgütünün bir başka terör örgütüne destek vermesi eşyanın doğasına aykırı değil. Hükümet FETÖ ile ilgili bütün bilgileri ABD'ye aktarmalı. 240 kişiye yakın insanın hayatını kaybettiği Cumhuriyet tarihinin en kanlı darbe girişimine rağmen vermezse bir kırılma olur” dedi
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşaviri Ural gözaltında
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşaviri Tuğgeneral Dinçer Ural, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine yönelik soruşturma kapsamında, Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı ekiplerince dün düzenlenen operasyonda, Genelkurmay Başkanlığındaki odasında gözaltına alındı
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
Firari savcı teslim oldu
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı bulunan firari savcı Hüseyin Kaplan, Bakırköy İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne teslim oldu
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
FETÖ'nün 'üniversite imamı' yakalandı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato'nun terör örgütü FETÖ-PDY üyelerine yönelik başlattığı soruşturma kapsamında Mali Şube Müdürlüğü ekipleri, geçen 12 Ağustos'ta İzmir Katip Çelebi Üniversitesi çalışanlarına yönelik operasyon düzenledi
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
FETÖ'nün 'emniyet imamı' yakalandı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Alınan bilgiye göre, darbe girişiminin ardından başlatılan soruşturma kapsamında İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince kent merkezi ile Bafra, Çarşamba ve 19 Mayıs ilçelerinde çalışma yürütülüyor.Soruşturma kapsamında 3. sınıf Emniyet Müdürü Hacı Osman D. ile öğretmen Murat Y. gözaltına alındı. Hacı Osman D'nin, örgütün Samsun'daki "emniyet imamı" olduğu öğrenildi.
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
FETÖ'nün 'bölge ve emniyet abileri' yakalandı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Edinilen bilgiye göre, Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, örgütün "bölge abisi" olduğu iddia edilen Mehmet Merd'i Ankara'da, "emniyet abisi" olduğu öne sürülen Erdem Ayyıldız'ı da Erzincan'da gözaltına aldı.Kırıkkale'ye getirilen zanlıların emniyetteki sorguları devam ediyor.
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
FETÖ faaliyetlerini soruşturan avukat Amsterdam:
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Avukat Amsterdam, 15 Temmuz darbe girişimini organize eden FETÖ ile ilgili AA muhabirine verdiği röportajda, ABD'nin terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'i Türkiye'ye iade edeceğine inandığını söyledi. Türkiye ve ABD'nin teröre ilişkin uluslararası anlaşmalarda imza atan taraflar olması sebebiyle FETÖ'nün elebaşı Gülen'in Türkiye'ye iade yolunun açık olabileceğini ifade eden Amsterdam, " Ben bu meselenin çözüme kavuşacağından eminim ama dediğim gibi bu hükümetler arası bir süreç. FETÖ'nün okullarındaki öğretmenlere yıllık olarak 55 bin dolar ödeme yaptığını ancak çalışanların maaşlarının yüzde 15 ila 20'sini örgüte geri ödemek zorunda bırakıldıklarına işaret eden, Amsterdam “Bu sadece buzdağının gözüken kısmı. NATO üyesi Türkiye ve ABD arasında suçluların iadesi anlaşması bulunmasına rağmen Ankara, defalarca FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iadesini istemişti
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
FETÖ bağlıları
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Diyanet İşleri Başkanlığı, FETÖ'nün genç nesiller üzerindeki etkisini araştırdığı bir çalışmayla bu yapının çirkin yüzünü bir kez daha açığa çıkardı. Diyanet, FETÖ yapılanması içerisinde yer alan çocukların kişilik ve şahsiyet, aile bağları, millet bağları ve ümmet mensubiyetleri olmak üzere dört önemli özelliklerini kaybettiklerini tespit etti
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
FETÖ 2048'e kadar hepsini belirlemiş
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Balyoz Planı davasının savcısı Hüseyin Kaplan, paralel yapının işleyişiyle ilgili itiraf ve açıklamalarda bulundu. Savcı Kaplan, teslim olmadan önce verdiği röportajda teröristbaşı Fetullah Gülen'in Türkiye'ye gelip hesap vermesi gerektiğini söyledi. Kendisinin de kaçak olduğunu, bir aydır kaçtığını, daha önce kamuoyuna yansıyan mektubunda belirttiği gibi darbeyi yaptığı bahsedilen paralel yapıyı lanetlediğini ifade eden Kaplan, "Gelmesi gerekir, hesap da vermesi lazım. Herkesin hesap vermesi gerektiğini düşünüyorum bir yargı mensubu olarak. Tabii kaçan yargı mensubu arkadaşlar. Suç işlemediğine inanan herkesin gelmesi lazım" dedi.15 Temmuz darbe girişi akşamı arkadaşlarıyla maç yapmaya gitmeyi planladığını anlatan Kaplan, şunları söyledi:"Boğaziçi Köprüsü'nü askerler kesmiş. Adliye lojmanları önünde hakimler savcılar toplanmış polis anonslarını izliyorduk beraber. 'Böyle bir salak darbe olmaz, inşallah kimseye zarar gelmeden bastırırlar' diye düşündüm. Şimdi ben cemaat içinde bir insanım. Bana 14 Temmuz'da darbe yapacaklarını söyleseler, en salak askerin bile ülkede zemin hazırlamadan bunu yapmayacağını söylerdim. Türkiye'de yüzde 50 oy almış bir iktidar var. Halk desteği olmadan bir darbe yapsanız, daha da kötüsü başarılı olsanız her gün yüz bin kişiyi mi öldürecektiniz? Suriye gibi Irak gibi milyonlarca insan ölecekti."Hükümet ile cemaat arasındaki kırılmanın muhtemelen 2011'de başladığını düşündüğünü belirten Kaplan,"HSYK atamaları yapıldığından itibaren cemaatin tasfiye sürecinin başlatıldığı duyumlarını alıyorduk. AK Parti tabanı değil ama üst yönetimle gizli soğuk bir savaş vardı zaten. Elimizde imkan var onu harcamaya çalışabiliriz düşüncesi vardı. Seni tasfiye etmeye çalışıyorsa sen de onu tasfiyeye çalışırsın." dedi. Dershaneler olayı ve MİT krizinin kamuoyunda kırılmanın duyulmasını sağlayan hadiseler olduğunu ifade eden Kaplan, özelde kulis bilgilerine sahip olan kişilerin, paralel yapı açısından tasfiye sürecinin başladığını bildiğini, hükümeti destekleyen kişilere karşı tedbir alındığını anlattı. MİT krizinin yaşandığı dönemde Balyoz davasıyla ilgili Silivri'de yargılama yaptıklarını anımsatan Kaplan, şöyle konuştu:"Sadrettin'in (Hakan Fidan'ı ifadeye çağıran cumhuriyet savcısı Sadrettin Sarıkaya) telefonla davet ettiğini duydum. O gün için Beşiktaş'taydım. Zannedersem Sadrettin'in odasına uğradım. 'Önemli birileri' dedi. Telefonla ifadeye çağırmış. Zannedersem Hakan Fidan'ı. Bu tür bir soruşturma duyulmaz zaten. Hakan Fidan'ı telefonla herhalde 3 kişi daha mı vardı beraberinde... Onların hepsini telefonla çağırmış, polise yazmadığını söylemişti. Tabii aradıktan sonra bana söylemişti. En kritik kişi tabii Hakan Fidan."Kaplan, cemaatle mücadele altyapısını Hakan Fidan'ın hazırladığını vurgulayarak şöyle devam etti:"Cemaatle mücadele için ekipleri hazırladığı veya bilgileri hazırladığı belliydi. Hakan Fidan gelseydi, bunu engellemek için muhtemel adliyedeki hava, tutuklanırdı. Çünkü bunun yapmak istediği şeylere bir engel koymak lazım. Bahanesi de Diyarbakır'da bir yerde anlaşma belgesi de bahane olarak bulunmuş. Muhtemel tutuklanırdı, sonrasında belki Başbakana kadar uzanabilirdi."HSYK'nın belli kişileri görevden almasının, soruşturmaları engellemeye çalışmasının hükümetle bir çatışmanın başladığını gösterdiğini savunan Kaplan, "Gezi olayları, bu gizli çatışmanın devamı sürecinde oldu. Cemaat dışında, bu çatışmayı bilen kişiler Gezi olaylarında hükümetin yıkılmasını ciddi şekilde istiyordu. Hatta belki alttan destek bile verilmiştir." diye konuştu.15 Temmuz'da cumhuriyet savcısı iken şu anda terörist olarak arandığını belirten Kaplan, nasıl pişmanlık duyduğunu Balyoz Davası sürecinde kendisinden yardım isteyen insanların durumuyla kıyaslayarak anlattı. Kaplan, şöyle devam etti:"O süreçte yargılanan sanık ailelerinden yardım isteyenler olmuştu. Üzülüyorsun, şu anda benim düştüğüm pozisyonda onlardı o zaman. Suçu var da işlem yapıyorsan tamam, ama bir liste oluşturuyorsun, suçsuz insanları dahil ediyorsun. Yani hep masum değilim. Balyoz'da listelerde 3 bin kişi vardı subay astsubay... Bunların içinden 360'ına dava açılmıştı. O 3 bin kişi içinde isim olarak bilmiyorum belki korunması gereken adamlar vardı, onlara dava açılmadı."Paralel yapının adliye yapılanmasına ilişkin de açıklamalarda bulunan Kaplan, "İstanbul Adliyesi'nde değil, Türkiye'de her sahada paralel yapı var. Adliye imamı değil ama, 4- 5 kişi olur, bir araya gelir, bir yapılanma söz konusudur. Sohbette bulunan kişiler, maddi olarak destekte bulunmak ister, maaşlarının durumuna göre belli oranda yardımda bulunurlar. Himmet verirler abilere. Bunlar da parayı belli yerlerde kullanır." dedi. Bu tür sohbetlerde adliye imamlarının, Pensilvanya'dan ya da abilerden direktif değil ama, anekdot şeklinde notlar aktardığına işaret eden Kaplan, şöyle devam etti: "Özel bir ilginiz yoksa, aynı mahkemede çalışıyorsundur, özel bir yerde beraber çalışmışsındır, insanları tanırsın. Ama adliyede hakim savcı listesi yapılıp herkese dağıtılmaz. Hiç görüşmediğin hakimler vardır belki de paralel yapıdan."Paralel yapının Balyoz, Ergenekon, 17- 25 Aralık, Askeri Casusluk davalarında hakim ve savcı atamalarını HSYK üzerinden yapmış olabileceğini ifade eden Kaplan, "Yani muhtemel. Ben kendim o yapının adamı olabilirim. Ankara'da olan işlemlerle ilgili o dönemde bizim atamamızı HSYK yaptı. Oradaki insanlara belli bir talimat verilmiş olabilir. Benim görevlendirmem de oldu. Yani sadece cemaat bağlantısından değil kişisel ilişkilerden dolayı da insanlar çalışırken sadece cemaatten olsun demez. Çalışabileceği insanları seçer heyettekiler." dedi. Kaplan, "Yargıda temiz insanların olması gerektiğini düşünüyorduk, darbe yapacakları değil. Bizim davalardan 2048'e kadar gelecek general, amiral listeleri diye bir liste vardı. '2003'te darbeye teşebbüs etmişler, yine kötü niyetli olabilirler' diye düşündük. Ülkede darbelerin önü artık kesildi, bitti diye seviniyordum. İlk defa belki yargılamayla darbeye ceza verdik, ama kim diyebilir belki de darbeye zemin hazırlamışız. Darbeye zemin hazırlamak için sen mahkemeyi kullan." diye konuştu.Akrabası olduğunu belirttiği iş adamı Galip Öztürk'e mektubu kendisinin yazdığını da anlatan Kaplan, şöyle devam etti:"Benim savcı olarak takipsizlik verebileceğim bir silahtan 2 yıl hapis cezası aldı. Nasıl aldı? Başka bir adliyedeydi. Hakimi tanımıyorum, ama Galip Öztürk'ün cemaat aleyhine konuşmaları olduğunu düşünüyorum. Çünkü silahtan adliyede 2 yıl hapis çıkmaz ve hızlıca Yargıtay'dan geçti. Şüphelendim, böyle bir şey olmaması lazım. Tabii dosyaları görünce paralel yapının hedefi olduğunu anladım."Polisin her şeyi bildiğini ifade eden Kaplan, "Evrakı imzalamayacak, kendisini tersleyecek, o işi takip edecek savcıyı bilir. Kumpas kurulacaksa bu iş profesyonel yapılmalıdır. Kendi savcısı bellidir, öyle yürütür. 17 Aralık dosyaları örgütlü suçlarda değildi. 25 Aralık dosyası örgütlü suçlardaydı. O dönem kumpas kuracaksa örgütlü yapılmak zorunda. Hakim savcı bilmeden o iş olmaz." diye konuştu.Geldiği noktada 3 kız sahibi bir baba olarak çok pişmanlık duyduğunu dile getiren Kaplan, şunları söyledi:"Hayatım bitmiş durumda. Ağırlaştırılmış müebbet, darbeye iştirak, terör örgütü üyesi olmak. Bunların her biri ağır sonuçları olan şeyler. Mal varlığım yok, 3 genç kızım var, onlara bakacak kimse yok, o yüzden kaçmak zorundaydım. Bir arkadaşımın yakını şehit olmuştu darbe gecesi. Şahsen gidip millet için ölen bu insanların kabrinde fatiha okumak isterim. İdeallerim hayallerim bu değildi. Ben vatana ihanet etmek için bu yapı içinde bulunmadım. Çocuklarımı büyütmek, onları okutmak, yaşamak istiyordum. Biz İslam'ın şiddet içermeden anlatılması gerektiğini düşünüyorduk. Ama belli bir noktaya gelinmiş ve şiddete teslim olunmuş."Savcı Ferhat Sarıkaya'nın meslekten ihraç edildiğinde cemaatin kendisini yurt dışına götürdüğünü, maaş bağladığını söylediğini televizyondan izlediğini de belirten Kaplan, "Benim şu anda öyle bir şansım yok. Yurt dışına götürülme şansım yok. Çoluk çocuğum perişan olmasın diye yurt dışına da gitmek isterim." dedi. Öte yandan etkin pişmanlıktan yararlanarak, millete daha fazla zarar vermeme adına teslim olmak istediğini de söyleyen Kaplan, son olarak ailesine şöyle seslendi:"Bir meçhuldeyiz kızım, ailem. Hayatım şu anda bir meçhul nereye açıldığını bilmiyoruz ama her şeye rağmen namuslu, iffetli ve başınız dik yaşayın. Ben sizin yüzünüzü kara çıkartacak hiçbir şey yapmadım, yapamam da. Örgütün bir parçasıyım ama suç işlemedim. Suça aracılık ettiysek bu işlere zemin hazırladıysak Allah affetsin."
20-08-2016
Yeni Şafak
Yeni Şafak  
 
"Fenomen çoban" Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı görmek istiyor
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
"Artvin Valisi Muhterem İnce, AK Parti Artvin Milletvekili İsrafil Kışla ve Şavşat Kaymakamı Mesut Gazi Ambarcı'nın selamlarını da ileten Öztürk, çoban Yardımcı'yı alnından öperek Türk bayrağı ile Anadolu Ajansının hazırladığı "Dakika Dakika FETÖ'nün Darbe Girişimi" kitabını hediye etti