Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Hak ve itibara saldırı (küfür, hakaret, aşağılama)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
İstanbul’da 19 Ocak 2007 tarihinde suikast sonucu öldürülen Hrant Dink’in ölüm yıldönümünde firari FETÖ’cü Tuncay Opçin, sosyal medya hesabından “Hepimiz Hrantız, hepimiz Ermeni’yiz” paylaşımı yaptı. FETÖ’nün işlediği cinayete kurban giden Dink için sahte hassasiyet içerikli Opçin’in paylaşımına, akademisyen Hrant Enveryan, “Hrant sizin kardeşiniz değildi, hiçbir zaman olmadı, olmazdı da. Boşuna hassasiyet kasıp daha da mide bulandırma katil FETÖ’cü!” şeklinde tepki gösterdi. FETÖ firarisi Tuncay OpçinBir diğer firari FETÖ’cü Emre Uslu’nun, örgüt ile ilgili paylaşımları üzerine de Enveryan, “Kumpaslardan cinayetlere, şantajdan hırsızlıklara, soru çalmalardan darbe girişimine kadar bir terör örgütünden bile çok daha fazla acımasız, sicili kanlı, vicdansız, şerefsiz olan FETÖ’yü masum gösteren şereften yoksun terörist Emre Uslu şunu bil; bir gün hesap vereceksin” şeklinde tepki verdi. FETÖ’den tutuklu o dönemin İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli Ali Fuat Yılmazer, 2006 yılının haziran ayında C-5 adlı büroyu kurdu. Ergenekon operasyonlarına karşı çıkan İstanbul Emniyeti İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler, FETÖ kumpasının önünde bir engel olarak görüldü. Hrant Dink cinayeti, 15 Temmuz darbe girişimine giden süreçte “FETÖ’nün ilk kurşunlarından biri” olarak yorumlandı