159,909 Yayın 10,926 Hoşgörüsüzlük 3,088 Hak ve itibara saldırı 159,821 Düşmanlığa tahrik 685 İnsanlığa karşı suça tahrik 149,766 Haber 10,126 Köşe Yazısı 916,955 Kelimeyle Suç
159,909 kayıt bulundu 22840 - 22860 gösteriliyor
04-09-2019
Sabah
Sabah  
 
Dink cinayeti davasında kritik viraja giriliyor
Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ'cü kumpasla öldürülen Hırant Dink manşetlerle linç edilmişti! PAMUK'U TEHDİTTEN 3 AY, RUHSATSIZ SİLAHTAN 1 YIL HAPİS Dönemin özel yetkili İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler ve jandarma görevlilerinin de aralarında bulunduğu 50 sanık hakkında Hrant Dink cinayetine ilişkin açılan yeni davanın, aralarında Ogün Samast, Erhan Tuncel, eski emniyet müdürleri Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer, Coşgun Çakar'ın da yer aldığı 35 sanıklı ana dava ile birleştirilmesine hükmetmişti. FETÖ bağlantılı iddianameyle sanık sayısı 85'e çıktı Yargılama devam ederken Dink cinayetine ilişkin soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Gökalp Kökçü, yeni bir iddianame hazırladı. FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, kapatılan Zaman gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, gazeteciler Adem Yavuz Arslan, Ercan Gün ile meslekten ihraç edilen Tuğgeneral Hamza Celepoğlu, dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz, Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürü Metin Yıldız ve İstanbul Jandarma İstihbarat Görevlisi Yüzbaşı Muharrem Demirkale'nin de aralarında bulunduğu 51 sanık hakkında hazırlanan iddianamede, cinayetin FETÖ ile bağlantısıyla ilgili "Dink cinayeti, Fetullah Gülen'in sapkın dini inançları referans alınarak bas¸ka bir düzen getirmek için FETÖ/PDY'nin şiddet içeren bir bas¸langıç eylemidir. Heyet, 2 Haziran 2017'de 50 sanıklı yeni iddianameyle 35 sanıklı ana dava dosyasının birleştirilmesine hükmederek, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in gıyaben tutuklanmasına, Ekrem Dumanlı ve Zekeriya Öz'ün de aralarında bulunduğu 6 sanık hakkında da yakalama emri düzenlenmesine karar verdi
04-09-2019
Odatv
Odatv  
 
Yargının hali işte bu
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, 2019 yılının başında 3 bin 908 hakim ve savcının FETÖ ile ilişkili olduğunu ifade ederek ihraç edildiğini açıkladı.   Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde geçen pazartesi günü yapılan ve tartışmalara neden olan adli yıl açılışında, Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, ilk derece mahkemelerde görev yapan 4 bin 561 hakim ve savcı hakkında FETÖ soruşturması başlatıldığını belirtmişti. Cirit, soruşturma başlatılanlardan 3 bin 495 hakim ve savcı hakkında ise FETÖ üyesi olmaktan dava açıldığını söylemişti
04-09-2019
Odatv
Odatv  
 
"Bir kez daha tescillendi"
Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ tarafından 3 Temmuz 2011’de şike kumpasına uğrayan Fenerbahçe Spor Kulübü, İstanbul 4. Fenerbahçe Spor Kulübü tarafından yapılan açıklamanın tam metni şöyle: 3 Temmuz 2011’de; ülkemizin hukuk, adalet, polis teşkilatı, medya başta olmak üzere tüm damarlarına sızmış Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından devletin tüm imkanları kullanılarak kulübümüze, önceki başkanımız Aziz Yıldırım ve yöneticilerimize kurulan kumpas tüm kamuoyunun malumudur. Bu mücadele kimi zaman Fetö mensubu polislere, emniyet müdürlerine, kimi zaman Fetö mensubu hakim, savcılara ve itirafçılara kimi zaman Fetö medya mensuplarına karşı verilmiş ancak bir gerçek hiç değişmemiştir: Fenerbahçe bu operasyonun 'kumpas' olduğunu ilk gün haykırdığı gibi üzerinden geçen 8 yılda da aynı inançla haykırmıştır ve haykırmaya devam edecektir. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından açıklanan, aynı örgüt (FETÖ) tarafından düzenlenen Ergenekon Davası’nın gerekçeli kararında, Fenerbahçe’ye kurulan kumpas, bir çok yönüyle artık adalet tarafından da bir kez daha resmen kayıtlara geçirilmiş ve Fenerbahçemize kurulan kumpas gözler önüne serilmiştir. Bahsi geçen Ergenekon Davası Gerekçeli Kararında şu hükümlere yer verilmiştir; * Şike soruşturması öncesi 'Futbol'un Ergenekon'u' denilerek toplum nezdinde algı çalışması yürütüldüğü, * Telefon Dinleme kararlarının hukuka aykırı olduğu, hukukun 'arka kapısından dolanıldığ', * Yasanın açık hükmüne göre suç oluşmamasına rağmen sanıklara ceza verildiği, * Yargıtay'ın onama kararında hukuka aykırı değişiklikler yaparak kötü niyetli davrandığı, * Başta önceki başkanımız Aziz Yıldırım, yöneticilerimiz ve diğer kişilere ceza verilmeyeceği açık olmasına rağmen cezaları verebilmek için tüm hukuki şartların zorlandığı ve başta hukuk güvenilirliği ilkesi olmak üzere evrensel hukuk ilkelerinin ihlal edildiği, * Yargıtay'ın anayasaya aykırılık iddialarını Anayasa Mahkemesinin yerine geçercesine uzun uzun inceleyerek aykırılık iddiasını ciddi bulmadığını belirtmesi, geçmiş uygulamaları kimse bilmiyormuş gibi yasa değişikliğini bekleyemeyeceklerini belirtmesi, benzer dosyaların dönüş hızı bilinirken bu dosyanın tutuklu dosyalardan bile hızlıca karara bağlanması, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesine aykırı yönleri de olmasına rağmen Türkiye'de ilk defa uygulanan bir yasayla ilgili Yargıtay Başsavcılığının da dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna taşımak istememesi gibi dosyadaki bir çok uygulamalar alt alta konulup bir de Yüksek mahkemenin 14/04/2011 tarihi öncesi eylemlerle ilgili beraat kararlarını onarken gerekçe değişikliği yapıp örgüt suçuna ilişkin dosyaya uymayan bir mütalaayı kullanarak hem örgütten hem de şikeden mahkumiyeti onamadaki eylem ile Yüksek Yargıdaki görevliler açısından görevde yetkiyi kötüye kullanmanın gerçekleştiği, * Şike soruşturmasında yapılan teknik hukuk yanlışlarının ilk derece mahkemesinde devam ettiği, Yargıtay nezdinde de 'kalıbına uydurularak tamirine çalışan' yargı içinde bir örgütlenmenin olduğunun tespit edildiği, * İlk mahkumiyet hükmünü kuran hakimlerin, duruşma savcısının ve iddianameyi yazan savcının; ayrıca Yargıtay'da onama kararı veren hakimlerden üçünün Fetö terör örgütü mensubu olduğu gerekçesiyle meslekten ihraç edildiği tespit ve sonuçlarına varılmıştır. Karar göstermektedir ki yargılaması bugünlerde de devam eden şike kumpası iddianamesinde de belirtildiği üzere temel amaç Fenerbahçemizi ele geçirmektir ve bu amaç uğruna hukukun tüm ilkeleri ihlal edilmiş, önceki başkanımıza, yöneticilerimize ve Fenerbahçe ile bağlantısı olan pek çok kişiye adalet duygusu ile değil sırf bu nedenle kumpas kurulmuştur! Ancak unutulmamalıdır ki bu köklü camiayı bugüne kadar kimse ele geçirememiştir bundan sonra da kimse ele geçiremeyecektir. 5 yılı aşkın süredir Yargıtay’da bekleyen ‘3 Temmuz Şike Kumpası Beraat kararının’ artık bir gün dahi geciktirilmeden onanmasıdır. Ve bir kez daha dile getirmek istiyoruz ki; Fenerbahçe’ye yapılan bu hukuksuzluklara tereddütle bakmak, 'ama' veya 'fakat'larla ulaşılacak her değerlendirme Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik varlığına kast eden FETÖ'nün meşrulaştırılmasından başka artık hiçbir anlam taşımamaktadır
04-09-2019
Odatv
Odatv  
 
Menzilcilerin karargahında bir çocuk boğuldu
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Türkiye FETÖ'den sonra yeni tarikatları tartışıyor. Özellikle 15 Temmuz'dan sonra, FETÖ'den boşalan kadrolara yerleştirildikleri bilinen tarikatlardan biri de Menzil
04-09-2019
Odatv
Odatv  
 
7 yıldır görüntü saklayan polislere dokunulmadı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ şüphelisi olarak yargılanan hakim Hüsnü Çalmuk bu delilleri kovuşturma sürecinde yok ettiği ortaya çıktığı için şahsım tarafından HSYK’a suç duyurusunda bulunulmuştur. Emniyet Genel Müdürlüğü, 15 Temmuz’dan sonra bizleri yargılayan FETÖ mahkemesinden 7 yıl saklanan bazı görüntüleri ortaya çıkarmıştır… Peki mahkemelerden delil saklayan polisler hakkında şu ana kadar herhangi bir işlem yapılmış mıdır? Hayır… Mahkemenin belirttiği kroki de aramalarda bulunmamıştır. Ayrıca bu krokiyi FETÖ’ne mensup Polisler tarafından çizildiğini itiraf eden kolluk beyanları dosya içindedir ancak incelenmediği anlaşılmaktadır
04-09-2019
Odatv
Odatv  
 
Hakan Şükür o mesajı neden attı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ FİRARİSİNDEN MESAJ Galatasaray’da uzun süre forma giymiş olan FETÖ firarisi Hakan Şükür de Twitter hesabından Terim’in doğum gününü kutladı. FETÖ’cü Şükür, Galatasaray’ın “İyi ki doğdun” paylaşımını alıntılayarak “İyi ki doğdun değerli hocam” ifadelerini kullandı. Bir dönem AKP milletvekilliği de yapmış olan FETÖ firarisi Şükür, “İyi ki doğdun” mesajını şöyle paylaştı: “Doğum gününde belki de tarihinin en pahalı, çok yönlü, kaliteli ve önemli kadrolarından biri kuruldu. ” Sormasak olmaz:  FETÖ’cülüğü tescilli olan Hakan Şükür, Galatasaray’a ve Fatih Terim’e böylesi övgüler düzmesinin Türkiye’de nasıl yorumlanacağını bilmez mi?  Galatasaray’dan ihraç edilen Şükür, ne mesajı vermek istiyor?  FETÖ’cü Şükür, 2017’deki Galatarasay Genel Kurulu’nda kendisini ve Arif Erdem’i ihraç etmeyen o zamanki anlayıştan güç alarak mı hareket ediyor?  Odatv
04-09-2019
Odatv
Odatv  
 
Ve soruşturma başlatıldı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Sayın Cumhurbaşkanı metin yazarı AK Parti Eski Milletvekili Sayın Aydın Ünal; ‘Pelikan Örgütü, en az FETÖ kadar tehlikeli örgüttür…’ şeklinde açık beyanlarda bulunmuştur
04-09-2019
Odatv
Odatv  
 
Sözcü davasında neler yaşandı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ’YE HİÇBİR ZAMAN BİLEREK VE İSTEYEREK YARDIM ETMEDİM” Duruşmada son savunmasını yapan sozcu. tr Yayın Yönetmeni Mustafa Çetin “FETÖ’cü değilim. FETÖ’ye hiçbir zaman bilerek ve isteyerek yardım etmedim. İddianamede ‘2013 yılından itibaren FETÖ'nün silahlı terör örgütü olduğunun yavaş yavaş anlaşılmasından sonra' ifadesi geçiyor. "YARGI İÇİNDE FAALİYET GÖSTEREN YENİ KUŞAK FETÖ'CÜLER VAR" Celal Ülgen, savunmasında “Yargı içinde halen faaliyet gösteren yeni kuşak FETÖ'cüler var
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
Balıkesir'de FETÖ şüphelisi astsubay yakalandı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Balıkesir'de FETÖ şüphelisi olarak aranan astsubay, yapılan operasyonla yakalandı. Balıkesir genelinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile mücadele kapsamında Balıkesir Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerince yapılan operasyonlarda; Merzifon Cumhuriyet Başsavcılığınca örgüt üyeleri tarafından ankesörlü telefonlardan arandığı tespit edilen şahısların yakalanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 9
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
Gerekçeli karar açıklandı! Fenerbahçe Kulübü duyurdu...
Hoşgörüsüzlük (abartma, yükleme, çarpıtma)
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
İşte o açıklama:"3 Temmuz 2011’de; ülkemizin hukuk, adalet, polis teşkilatı, medya başta olmak üzere tüm damarlarına sızmış Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından devletin tüm imkanları kullanılarak kulübümüze, önceki başkanımız Aziz Yıldırım ve yöneticilerimize kurulan kumpas tüm kamuoyunun malumudur. Bu mücadele kimi zaman Fetö mensubu polislere, emniyet müdürlerine, kimi zaman Fetö mensubu hakim, savcılara ve itirafçılara kimi zaman Fetö medya mensuplarına karşı verilmiş ancak bir gerçek hiç değişmemiştir: Fenerbahçe bu operasyonun “kumpas” olduğunu ilk gün haykırdığı gibi üzerinden geçen 8 yılda da aynı inançla haykırmıştır ve haykırmaya devam edecektir. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından açıklanan, aynı örgüt (FETÖ) tarafından düzenlenen Ergenekon Davası’nın gerekçeli kararında, Fenerbahçe’ye kurulan kumpas, bir çok yönüyle artık adalet tarafından da bir kez daha resmen kayıtlara geçirilmiş ve Fenerbahçemize kurulan kumpas gözler önüne serilmiştir. Bahsi geçen Ergenekon Davası Gerekçeli Kararında şu hükümlere yer verilmiştir;* Şike soruşturması öncesi "Futbol'un Ergenekon'u" denilerek toplum nezdinde algı çalışması yürütüldüğü,* Telefon Dinleme kararlarının hukuka aykırı olduğu, hukukun "arka kapısından dolanıldığı",* Yasanın açık hükmüne göre suç oluşmamasına rağmen sanıklara ceza verildiği,* Yargıtay'ın onama kararında hukuka aykırı değişiklikler yaparak kötü niyetli davrandığı,* Başta önceki başkanımız Aziz Yıldırım, yöneticilerimiz ve diğer kişilere ceza verilmeyeceği açık olmasına rağmen cezaları verebilmek için tüm hukuki şartların zorlandığı ve başta hukuk güvenilirliği ilkesi olmak üzere evrensel hukuk ilkelerinin ihlal edildiği,* Yargıtay'ın anayasaya aykırılık iddialarını Anayasa Mahkemesinin yerine geçercesine uzun uzun inceleyerek aykırılık iddiasını ciddi bulmadığını belirtmesi, geçmiş uygulamaları kimse bilmiyormuş gibi yasa değişikliğini bekleyemeyeceklerini belirtmesi, benzer dosyaların dönüş hızı bilinirken bu dosyanın tutuklu dosyalardan bile hızlıca karara bağlanması, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesine aykırı yönleri de olmasına rağmen Türkiye'de ilk defa uygulanan bir yasayla ilgili Yargıtay Başsavcılığının da dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna taşımak istememesi gibi dosyadaki bir çok uygulamalar alt alta konulup bir de Yüksek mahkemenin 14/04/2011 tarihi öncesi eylemlerle ilgili beraat kararlarını onarken gerekçe değişikliği yapıp örgüt suçuna ilişkin dosyaya uymayan bir mütalaayı kullanarak hem örgütten hem de şikeden mahkumiyeti onamadaki eylem ile Yüksek Yargıdaki görevliler açısından görevde yetkiyi kötüye kullanmanın gerçekleştiği,* Şike soruşturmasında yapılan teknik hukuk yanlışlarının ilk derece mahkemesinde devam ettiği, Yargıtay nezdinde de "kalıbına uydurularak tamirine çalışan" yargı içinde bir örgütlenmenin olduğunun tespit edildiği,* İlk mahkumiyet hükmünü kuran hakimlerin, duruşma savcısının ve iddianameyi yazan savcının; ayrıca Yargıtay'da onama kararı veren hakimlerden üçünün Fetö terör örgütü mensubu olduğu gerekçesiyle meslekten ihraç edildiği tespit ve sonuçlarına varılmıştır. Karar göstermektedir ki yargılaması bugünlerde de devam eden şike kumpası iddianamesinde de belirtildiği üzere temel amaç Fenerbahçemizi ele geçirmektir ve bu amaç uğruna hukukun tüm ilkeleri ihlal edilmiş, önceki başkanımıza, yöneticilerimize ve Fenerbahçe ile bağlantısı olan pek çok kişiye adalet duygusu ile değil sırf bu nedenle kumpas kurulmuştur!Ancak unutulmamalıdır ki bu köklü camiayı bugüne kadar kimse ele geçirememiştir bundan sonra da kimse ele geçiremeyecektir. 5 yılı aşkın süredir Yargıtay’da bekleyen ‘3 Temmuz Şike Kumpası Beraat kararının’ artık bir gün dahi geciktirilmeden onanmasıdır. Ve bir kez daha dile getirmek istiyoruz ki; Fenerbahçe’ye yapılan bu hukuksuzluklara tereddütle bakmak, “ama” veya “fakat”larla ulaşılacak her değerlendirme Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik varlığına kast eden FETÖ'nün meşrulaştırılmasından başka artık hiçbir anlam taşımamaktadır
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
FETÖ'den ihraç edilen hakime Danıştaydan ret
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Dairesi, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından meslekten ihraç edilen hakimin, hakkındaki Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) kararının iptali ile yoksun kaldığı maddi ve özlük haklarının yasal faiziyle iadesi istemiyle açtığı davayı reddetti. FETÖ'nün darbe girişiminin ardından ilan edilen Olağanüstü Hal Kapsamında FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına karar verilen bir hakim, HSK Genel Kurulunun ihraç kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin kararın iptali ile yoksun kaldığı maddi ve özlük haklarının yasal faiziyle iadesi istemiyle Danıştayda dava açtı. Darbe teşebbüsünün faili FETÖ'nün kendine özgü niteliği göz önüne alındığında, bu tehlikeye karşı alınan ve davacının yargı yetkisini kullanmasına son veren tedbirin yaşanan durumun ortaya çıkardığı zorunluluktan ve bu durumun faili olan örgütün devleti ele geçirmeyi amaç edinen niteliğinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Demokratik kurumlara ve demokratik toplum düzeninin bizatihi kendisine karşı yapılan darbe teşebbüsü sonrasında, bahse konu teşebbüsün faili olan FETÖ ile iltisak ve irtibatı olduğu gerekçesiyle hakkında tesis edilen dava konusu kararlar ile yargı mensubu olarak görev yapması nedeniyle üstün kamu gücü ayrıcalığına sahip olan davacının, meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına karar verilmesi suretiyle özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin, Avrupa insan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir olduğu anlaşılmıştır. "Gerekçede, dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile bu açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği belirtildi
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
FETÖ'den ihraç edilen hakime Danıştay'dan ret
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Dairesi, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından meslekten ihraç edilen hakimin, hakkındaki Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) kararının iptali ile yoksun kaldığı maddi ve özlük haklarının yasal faiziyle iadesi istemiyle açtığı davayı reddetti. FETÖ'nün darbe girişiminin ardından ilan edilen Olağanüstü Hal Kapsamında FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına karar verilen bir hakim, HSK Genel Kurulunun ihraç kararı ile bu karara karşı yapılan yeniden inceleme talebinin reddine ilişkin kararın iptali ile yoksun kaldığı maddi ve özlük haklarının yasal faiziyle iadesi istemiyle Danıştayda dava açtı. Darbe teşebbüsünün faili FETÖ'nün kendine özgü niteliği göz önüne alındığında, bu tehlikeye karşı alınan ve davacının yargı yetkisini kullanmasına son veren tedbirin yaşanan durumun ortaya çıkardığı zorunluluktan ve bu durumun faili olan örgütün devleti ele geçirmeyi amaç edinen niteliğinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Demokratik kurumlara ve demokratik toplum düzeninin bizatihi kendisine karşı yapılan darbe teşebbüsü sonrasında, bahse konu teşebbüsün faili olan FETÖ ile iltisak ve irtibatı olduğu gerekçesiyle hakkında tesis edilen dava konusu kararlar ile yargı mensubu olarak görev yapması nedeniyle üstün kamu gücü ayrıcalığına sahip olan davacının, meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına karar verilmesi suretiyle özel hayatına saygı hakkına yapılan müdahalenin, Avrupa insan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Anayasa anlamında durumun gerektirdiği ölçüde bir tedbir olduğu anlaşılmıştır. "Gerekçede, dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile bu açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği anlaşıldığından dava konusu kararlarda hukuka aykırılık görülmediği belirtildi
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
Ergenekon davasının gerekçeli kararı tamamlandı
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Gerekçeli kararda, mahkemece Ergenekon soruşturma ve kovuşturmalarında görev yapan kolluk görevlileri, savcı ve hakimlerin Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) silahlı terör örgütü üyesi oldukları gerekçesiyle yapılan soruşturma ve kovuşturma örnekleri incelenerek bu dosyalarda görev yapanların yaptıkları işlemlere şüpheyle yaklaşılmasına ilişkin örneklerin toplandığı ve bu olguların var kabul edildiği belirtildi. FETÖ'nün toplumda kabul görebilecek ve destek bulabilecek bazı yanlışların yaşandığını iddia ettiği alanlara el atarak gerçeği aydınlatmak, suçluları yakalayıp cezalandırmak, toplum vicdanını tatmin etmek adına girdiği izlenimi vererek kamuoyu desteği sağladığı anlatılan gerekçeli kararda, örgütün bu soruşturma ve kovuşturmalarla elediği kişiler yerine kendi üyelerini ve etki alanındaki kişileri yerleştirerek zemin kazandığı kaydedildi. "FETÖ için her türlü yöntem mübah""FETÖ, amacına ulaşabilmek için de her türlü yöntemi mübah görmektedir. " ifadesi kullanılan gerekçeli kararda, bu manada bazı sanıklar ve avukatlarının "aramalarda ele geçen suç unsurlarını FETÖ/PDY üyesi kolluk mensuplarının yerleştirdiği" iddialarının bir kenara atılamayacağı, fakat bu konuda açıkça bir olayda delil uydurulduğu ispatlanmadıkça o olayla ilgili hükümde zorunlu olarak CMK 223/2-a veya "b" değil de "e" bendi gereğince delil yetersizliğinden beraat kararı verilmesi sonucuna varıldığı kaydedildi. "Gerekçeli kararda, Ergenekon soruşturma ve kovuşturmalarında görev alan kolluk ve yargı görevlileriyle ilgili FETÖ/PDY soruşturma ve kovuşturmalarının yapılması, nitekim 15 Temmuz 2016 tarihinde FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün kanlı bir darbe girişiminde bulunması, sonrasında yapılan soruşturma ve kovuşturmalar dikkate alındığında şüpheli kalan ve Yargıtay 16
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
Mahrem imamdan FETÖ tutuklusu kardeşine 'çözülmeyin' mektubu
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Adana'da FETÖ/PDY üyeliği suçundan hükümlü "mahrem imam" Ercan K'nin aynı suçtan başka cezaevinde tutuklu kardeşine, "örgütte çözülmeyi ve gelecek itirafları önlemek" için kaleme aldığı mektubu ulaştırmaya çalıştığı tespit edildi. Adana'da "emniyet mahrem imamı" olduğu iddiasıyla yargılandığı davada ''silahlı terör örgütüne üye olma'' suçundan alt sınırdan uzaklaşılarak 10 yıl 15 ay hapis cezasına çarptırılan Ercan K'nin Kozan Kapalı M Tipi Ceza İnfaz Kurumunda kaleme aldığı belirlenen mektupla ilgili soruşturma tamamlandı. Hükümlünün mektupla FETÖ/PDY'yi övdüğü, örgütün illegal eylemlerini meşru gösterdiği belirtilen iddianamede, Ercan K'nin örgütsel bağlılığı sağlamlaştırmak amacıyla "örgüt üyesi olan şahısların cezaevlerinden çıkacağını ve sabredilmesi gerektiğini" mektubunda belirttiği bilgisine yer verildi. Hükümlünün mektupta örgütün illegal eylemlerini meşru gösterdiği aktarılan iddianamede, "Şüphelinin, FETÖ/PDY'nin cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini kullanarak gerçekleştirmeye çalıştığı hain darbe girişimini meşru gösterdiği anlaşıldığından üzerine atılı 'silahlı terör örgütünün propagandasını yapma' suçundan cezalandırılması talep ve iddia olunur. 10 YIL 15 AY HAPİSLE CEZALANDIRILMIŞTIAdana’da FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 2. "emniyet mahrem imamı" olduğu iddiasıyla ''silahlı terör örgütüne üye olma'' suçundan alt sınırdan uzaklaşılarak 10 yıl 15 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Sanıkla ilgili kurulan hükmün gerekçesinde Ercan K'nin FETÖ/PDY’nin kripto haberleşme uygulaması ByLock kullanıcısı olduğu tespit edilerek programa Kozan ilçesinden 229 bin 414 kez bağlandığı bilgisine yer verilmişti
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
FETÖ'nün "VIP" dinleme davasında ara karar
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) adına siyasetçi, sanatçı, gazeteci ve iş adamı birçok kişiyi usulsüz dinledikleri iddiasıyla aralarında eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer ile Yurt Atayün'ün de bulunduğu 210 sanığın yargılandığı "VIP dinleme" davasında, ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutukluların mevcut durumunun devamına hükmetti
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
FETÖ suçlamasıyla yargılanan Vali hakkında karar
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) üye olmak suçlamasıyla 15 yıl hapis istemiyle yargılanan eski Bolu Valisi Ahmet Zahteroğulları, delil yetersizliği nedeniyle beraat etti. Müzakerenin ardından hükmü açıklayan mahkeme heyeti, delil yetersizliği nedeniyle Zahteroğulları'nın üzerine atılı "FETÖ üyeliği" suçundan beraatine karar verdi
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bunların hepsi birer projedir
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
FETÖ'den PKK'ya, Suriye'den Irak'a Doğu Akdeniz'e kadar sınırlarımız içinde ve dışında yürüttüğümüz beka mücadelesinin rehberi bu ilkelerdir. Yeri geldi FETÖ'yü kendi ihanetinde boğduk
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
Terör örgütüyle irtibatlı yüzbaşı tutuklandı!
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Tekirdağ'da FETÖ/PDY'ye yönelik operasyonda gözaltına alınan asker tutuklandı
04-09-2019
Milliyet
Milliyet  
 
Cumhurbaşkanı Erdoğan Trump'a yaptığı teklifi açıkladı: Aynı şartlarda alırız
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Ardından 17/25 Aralık'ta FETÖ ihanet çetesinin emniyet ve yargı teşkilatları içindeki mensupları aracılığıyla yürüttüğü ilk darbe girişimine maruz kaldık
04-09-2019
Diriliş Postası
Diriliş Postası  
 
FETÖ itirafları önlemek için “çözülmeyin” mektubu gönderiyor
Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Adana’da FETÖ/PDY üyeliği suçundan hükümlü “mahrem imam” Ercan K’nin aynı suçtan başka cezaevinde tutuklu kardeşine, “örgütte çözülmeyi ve gelecek itirafları önlemek” için kaleme aldığı mektubu ulaştırmaya çalıştığı tespit edildi. Adana’da “emniyet mahrem imamı” olduğu iddiasıyla yargılandığı davada ”silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan alt sınırdan uzaklaşılarak 10 yıl 15 ay hapis cezasına çarptırılan Ercan K’nin Kozan Kapalı M Tipi Ceza İnfaz Kurumunda kaleme aldığı belirlenen mektupla ilgili soruşturma tamamlandı. Hükümlünün mektupta FETÖ/PDY’yi övdüğü, örgütün illegal eylemlerini meşru gösterdiği belirtilen iddianamede, Ercan K’nin örgüte bağlılığı sağlamlaştırmak amacıyla “örgüt üyesi olan şahısların cezaevlerinden çıkacağını ve sabredilmesi gerektiğini” mektubunda belirttiği bilgisine yer verildi. Hükümlünün mektupta örgütün illegal eylemlerini meşru gösterdiği aktarılan iddianamede, “Şüphelinin, FETÖ/PDY’nin cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini kullanarak gerçekleştirmeye çalıştığı hain darbe girişimini meşru gösterdiği anlaşıldığından üzerine atılı ‘silahlı terör örgütünün propagandasını yapma’ suçundan cezalandırılması talep ve iddia olunur. 10 yıl 15 ay hapisle cezalandırılmıştıAdana’da FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 2. “emniyet mahrem imamı” olduğu iddiasıyla ”silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan alt sınırdan uzaklaşılarak 10 yıl 15 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Sanıkla ilgili kurulan hükmün gerekçesinde Ercan K’nin FETÖ/PDY’nin kripto haberleşme uygulaması ByLock kullanıcısı olduğu tespit edilerek programa Kozan ilçesinden 229 bin 414 kez bağlandığı bilgisine yer verilmişti