Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması‘nın (FETÖ/PDY) “Selam Tevhid” soruşturmasında kumpas yaptığına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında, o dönemde görev yapan 54 hakim ve savcı hakkında hazırlanan ve Bakırköy 2. Şüphelilerin, PDY örgütüne mensup “Yargı imamı- Yargı İmam Yardımcısı-Tayin Heyeti Üyesi- Ana Kadro, Üst Düzey Sorumlusu” olarak nitelendirilen şahıslarla onlarca telefon görüşmelerinin tespit edildiği belirtilen iddianamede, bu görüşmelerin bir kısmında kurye olarak tabir edilen kişilerin aracı olarak kullanıldığı aktarıldı. İddianamede, şüphelilerin doğrudan ya da birinci derecedeki akrabalarının PDY örgütüne finans sağlayan ve PDY kapsamında haklarında soruşturma yürütülen iş çevreleriyle ekonomik bağlantıları bulunduğunun tespit edildiğine işaret edildi. FETÖ Lideri Fetullah Gülen’in, şüphelilerin de dahil oldukları örgüt üyelerine “www. org”isimli internet sitesinde yer alan “Bamteli” sohbeti olarak adlandırılan kısımda 20 Aralık 2015’te yayınlanan sohbetinde “kaçın” mesajı verdiği anlatılan iddianamede, şüpheli hakim ve savcıların “haklarında dava açılan kolluk amir ve memurları ile sivil kişi konumundaki şüphelilerle fikir ve eylem birliği içerisinde FETÖ/PDY kapsamında iddiaya konu suçları işledikleri, eylemler bütün olarak değerlendirildiğinde şüphelilerin, yaklaşık 40 yıllık süreç içerisinde, yerli ve yabancı iş birlikçiler ile birlikte, Türkiye Devletini müstemleke haline getirme amaçlı, planlı ve sistematik bir şekilde yürütülen bir organizasyonun parçası oldukları”nın anlaşıldığı kaydedildi. İddianamede, FETÖ/PDY’nin devletin tüm organlarını ele geçirip devletin silah, cebir, caydırma yetkilerini örgüt lehinde kullanarak devlet olmaya teşebbüs ettiği bildirilerek, “Kısaca cemaat gerektiğinde CIA, MOSSAD, KGB gibi istihbarat örgütlerinin emrine girmiş, topluma iki yüzlü davranmış, sonuç alma adına ‘her yol mübah’ anlayışı içerisinde hareket etmiştir