Düşmanlığa, ayrımcılığa ve şiddete tahrik
Ankara'nın 17-25 Aralık operasyonları sonrasında gündeme getirdiği ve 15 Temmuz'daki başarısız darbe teşebbüsünün ardından daha kararlı olarak talepte bulunduğu Gülen'in ABD'den iadesi konusu, örgüt liderinin ve üyelerinin yeni merkez arayışları çerçevesinde Mısır'ı gündeme taşıdı. Darbe girişiminin FETÖ tarafından planlanıp hayata geçirildiğinin netleşmesiyle Türk makamları, en yetkili isimlerin açıklamalarıyla ABD'ye Gülen'i iade etme çağrısında bulundu. AK Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM Türk-Amerikan Dostluk Grubu Başkanı Ali Sarıkaya, ABD Kongresi Türkiye Dostluk Grubu Eş Başkanları Ed Whitfield, Steve Cohen, Virginia Foxx ve Gerry Connolly'e hitaben FETÖ'nün darbe girişimini anlatan bir mektup kaleme aldı. Mektupta, çeşitli sınıf ve rütbelerden FETÖ üyesi bir grup askerin başlattığı darbe girişiminin sınırlı ama silahların gücü sebebiyle tehlikeli bir boyutta cereyan ettiğinin altını çizen Sarıkaya, bu durumun yüzlerce kişinin hayatını kaybetmesine, binin üzerinde insanın yaralanmasına yol açtığını kaydetti. Sarıkaya ayrıca Türkiye-ABD Dostluk grubunun, iktidar ve muhalefet partilerinden oluşan üyelerinin de katılımıyla Kongre'deki muhataplarına FETÖ'nün darbe girişimini bizzat anlatmak ve Türkiye Cumhuriyeti'nin dost ve müttefik ülkeden Gülen'in iadesi konusunda Kongre üyelerinden aktif destek vermelerini istemek için ilerleyen günlerde Washington'a bir dizi ziyarette bulunacağını açıkladı. 17-25 Aralık'ta hedefine ulaşamayan FETÖ, 15 Temmuz kalkışmasında da başarılı olamadı. FETÖ'nün vatan haini lideri Gülen durumun ciddiyetini ve ABD'deki kredisinin de bir sınırı olduğunu farkettiğinden ABD yönetimi ve Batılı ülkelerden Türkiye'nin iade talebine olumsuz yanıt vermelerini istedi. Mısır'ın BM Güvenlik Konseyi'nin Türkiye'deki darbe girişimini kınayan bildirisini engelleme çabası, İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT), 15 Temmuz kalkışması sonrası FETÖ'nün terör listesine dahil edilmesi yönündeki karar tasarısını gündeme alması ve bu konuda tek çekimser kalan ülkenin Mısır olması tesadüfi değil. Zira FETÖ'nün Sisi yönetimiyle ilişkisi 3 Temmuz askeri darbesine uzanan bir maziye sahip. FETÖ'nün Mısır'ın çeşitli kentlerinde eğitim, medya, ticaret ve kültürel alanlarda faaliyetlerde bulunan kurumları olduğu bilinen bir gerçek. Mısır aynı zamanda FETÖ'nün Afrika'ya açılan kapısı olması yönüyle stratejik önemi haiz bir ülke. FETÖ'yle Mısır'ın darbeci yönetimi arasındaki ilişki 3 Temmuz'da askeri darbeye verdikleri destekle daha da perçinlenmişti. 17-25 Aralık operasyonları sonrasında Mısır'ın FETÖ için çok daha önemli bir merkez haline gelmesi, FETÖ'yle Sisi yönetimini Türkiye karşıtlığı ortak paydasında işbirliğine itti. Türkiye'nin Mursi yönetimine destek vererek darbe karşıtı tutum sergilemesi sonucunda Mısır'da FETÖ ve Sisi işbirliği yaptı. FETÖ medyası, Mısır'ın darbe yanlısı basın kuruluşlarıyla ittifak kurarak Türkiye hükümeti karşıtı çok sayıda görsel-yazılı haberi Mısır ve Arap medyasına servis etti, etmeye devam ediyor. Bunun yanı sıra Türk basınında fazla yer bulmasa da Kahire'de FETÖ-PKK ortaklığında gerçekleştirilen "Türkiye'de ifade hürriyetinin kısıtlanmasını ve hak ihlallerini" konu alan konferansı hatırlatmakta fayda var. Türkiye'ye yönelik karalama kampanyaları ve devam eden tezvirat kapsamında Arapça konuşabilen bazı FETÖ mensupları, Mısır'daki yazılı-görsel medyaya 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye yönetimi tarafından hazırlanan bir "tiyatro" olduğunu anlatan açıklamalar yapıyor. FETÖ medyasının 17-25 Aralık'tan sonra Arap ülkelerinde etkinliğini artırmaya yönelik çalışmalar yürüttüğü ve Türkiye karşıtı medya kampanyasının üssü olarak Kahire'yi seçtiği biliniyor. FETÖ'nün Mısır'daki faaliyet alanı başarısız 15 Temmuz askeri darbe teşebbüsünden sonra daha da genişleyecek gibi görünüyor. İşaret edilen hususlar dikkate alındığında, kanlı darbe girişiminin ardından büyük ölçüde deşifre olan örgüt yapısıyla, ulusal ve uluslararası ölçekte takibata uğrayan FETÖ lideri Gülen'in, Türkiye'ye teslim edilmeden başka bir ülkeye gitmesine göz yumulması halinde Mısır'ın bir seçenek olarak gündeme geleceği tahmin ediliyor. Ancak bunun sonucu, ABD'nin FETÖ lideriyle ilişkisinin mahiyeti ve Türkiye'nin iade talebine ne tür karşılık vereceği, Gülen'in Mısır yönetimine ne kadar güvenebileceği gibi konuların netleşmesiyle görülebilecek. Sorumluluğu üzerinden atmak için FETÖ liderinin başka ülkeye sığınmasına müsaade edebilir